ŞÜPHELİ DENETÇİ VE ŞÂİBELİ DENETİM (!)

  • 3.12.2012 00:00

 

 
Ülke gündemini takip eden hemen herkesin bildiği meşhur bir ceza hukuku ilkesi vardır:
“Şüpheden sanık yararlanır”
Bu ilke ceza yargılaması hukukunda geçerli olan yazılı ve genel bir ilkedir. Buna göre; bir suç işlediği iddiasıyla yargılanan biri hakkında mahkûmiyet kararı verilebilmesi için, o kimsenin o suçu işlediğinin aksine ihtimal verilmeyecek şekilde yüzde yüz ispatlanmış olması gerekir.
Öyle ki; yüzde bir nispetinde bir şüphe dahi, sanığın beraat etmesini gerektirir. Yani muhakemenin sonucunda bahse konu fiilin sanık tarafından işlendiğinin veya işlenmediğinin sabit olduğu sonucuna varılmaması durumunda, sanığın mahkûm edilmesi mümkün olmaz.
Elbette ki, böyle bir ilkenin mevcudiyeti önemli ve hatta hayati derecedeki faydaların korunmasına yöneliktir. Esasen bu ilkenin (bir anlamda masumluk karinesi) özü şuna dayanır; masum bir kimsenin cezalandırılmasındansa, suçlu bir kimsenin serbest bırakılması daha az kötüdür.
Örneğin, jüri sisteminin bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri’nde jürinin tek görevi, sanığın suçu işleyip işlemediği konusunda bir karara varmaktır. Jüri 11 üyeden oluşur ve bir kimsenin suçu işlediğine karar verilebilmesi için 11 üyeden, 11’inin de sanığın suçu işlediğine kanaat getirmesi gerekir.
Farz edelim ki; 11 üyenin 10’u sanığın suçu işlediğine yüzde yüz kanaat getirsin. Bu durumda, eğer sadece bir üye bile sanığın suçu işlemediği yönünde oy kullanırsa sanığın beraatına karar verilir.
Elbette ki, bu ilke; özenle yapılmış bir hazırlık soruşturmasına, her türlü araştırma ve soruşturma neticesinde toplanmış ve değerlendirilmiş tüm delillerin varlığına rağmen, sanığın suçlu olmayabileceği konusundaki makul şüphenin tamamen giderilememesi durumunda geçerlidir..
Aksi halde, bu kez de mağdur tarafın, adaletin ve toplumun zarar görmesi durumu söz konusu olabilecektir.
Ticaret hukukunda ise bilebildiğim kadarıyla “şüpheden sanık yararlanır” şeklinde genel ve yazılı bir ilke bulunmuyor.
Bu çerçevede bir kanun maddesi dikkatimi çekti..
6102 sayılı Ticaret Kanununun 399’uncu maddesinin 4’üncü bendine göre;
Şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi; yönetim kurulunun veya sermayenin yüzde onunu, halka açık şirketlerde ise esas ve çıkarılmış sermayenin yüzde beşini oluşturan pay sahiplerinin istemi üzerine, ilgilileri ve seçilmiş denetçiyi dinleyerek, seçilmiş denetçinin şahsına ilişkin haklı bir sebebin gerektirmesi, özellikle de onun taraflı davrandığı yönünde bir kuşkunun varlığı halinde, başka bir denetçi atayabilir.
Yani, yönetim kurulu ya da sermayenin çok az bir kısmını temsil eden ortakların istemesiyle, asliye hukuk mahkemesi, ilgilileri ve denetçiyi dinleyecek ve denetçinin şahsına ilişkin haklı bir sebebin gerektirmesi gibi son derece muğlak ve sübjektif bir saikle ve denetçinin taraflı davrandığı yönünde sadece bir kuşkunun varlığı halinde dahi bahse konu denetçiyi görevinden alabilecek..
Denetim mesleğinin doğasında herhangi bir tespitin veya bulgunun, evrak ve kayıtlar, bilançolar, hesaplar, ifadeler, süreç analizleri gibi somut, objektif delillerle desteklenmesi durumunda rapora bağlanabilmesi mümkün iken; aynı denetim elemanının son derece muğlak, sübjektif ve soyut gerekçelerle ve sadece bir kuşku üzerine görevinden el çektirilmesi denetçinin bağımsızlığı ve yapılan denetimin ne kadar sağlıklı olacağı üzerinde önemli şüpheler ve hatta şaibeler doğuracaktır.
Şüpheden sanık yararlanır ilkesinin, ceza hukukunda olduğu gibi genel bir hüküm olmasa bile, ticaret hukukunun belli başlı konularına mühhasır olmak üzere geçerli olması, denetimin sıhhati açısından uygun olabilir mi acaba?  diye düşünüyorum..
Evet maalesef ülkemizde cinayet, hırsızlık, tecavüz ve hatta darbe suçu ile suçlananlar ciddi delillere rağmen belki haklı olarak şüpheden yararlanıyorlar.. yararlanmalılar.. zira söz konusu olan şey insan özgürlüğü!
Ancak ne garip tesadüftür ki; denetim elemanı ise (bağımsız denetçi) bırakın şüpheden yararlanmayı, sadece bir şüphe üzerine görevinden alınabiliyor, yukarıda bahsettiğimiz madde hükmü çerçevesinde..
Her ne kadar bahse konu olan şey denetçinin şahsi özgürlüğü olmasa bile mesleki özgürlüğün zedelenmesinin dolaylı olarak çok büyük olumsuzluklara sebep olması ihtimal dahilinde. Özellikle ekonomik yolsuzlukların mevcut olduğu bir düzende adil paylaşım mümkün olmadığı gibi; adil paylaşımın olmadığı yerde de adaletin olabilmesi mümkün değildir. Bu nedenledir ki; denetim gerçekten çok önemli, zira bir çok yapının sağlıklı işleyişi denetim organizasyonunun etkinliğine bağlı..
Denetim elbette ki yönetimin bir fonksiyonudur; ancak bağımsız, tarafsız, gerçeğin yanında ve iyi niyetli olursa bir işe yarar, yönetime fayda sağlar.. aksi takdirde doğruyu, gerçeği bir yönüyle de adaleti herkes için istemek yerine sadece, bağımlı olduğu ya da varlığının sadece iki dudak arasından çıkan şeylere bağlı olduğu o dudakların sahipleri için ister… istemek durumunda kalır..
Denetimin etkin, bağımsız, objektif, iyi niyetli, gerçeği ortaya çıkarıcı ve güçlü olmadığı bir yerde siyasi ve idari temsil gücünü elinde bulunduran güç merkezleri, kendi faaliyetlerine ilişkin olarak gerçek anlamda sorgulayıcı, denetleyici, yol gösterici bir yardımcıdan mahrum kaldıklarında, zamanla demokratik bir anlayıştan, kayıtsız şartsız güce boyun eğme anlayış ve ikliminin doğurduğu, uçurumları, keskin virajları ve tümsekleri bol olan otoriter bir yola doğru kaymaya başlayabilirler..
Elbette ki Denetim anlayışı yol gösterici, sistemi açıcı, ve gerçeği ifade edici bir anlayışa sahip olmalı; ama ne olursa olsun bağımsızlığını, her daim gerçeğin ve iyi yönetimin yanında oluşunu, iyi niyetini ve tarafsızlığını kaybetmemelidir..
Sonuçta denetim fonksiyonu bir yönetim için, etin bozulmasını engelleyen tuz gibidir..!
Evet, kabul ediyorum tuzun fazlası hem acı hem de sağlığa çok zararlıdır; ancak kararında kullanıldığında her şeye tadını veren ve kimyasını koruyan da o’dur…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız