Köylüler “Sarsılmaz Kuvvet” isminde ikinci bir film çekmeye başlarlar.

“Ulusal Kurtuluş Savaşı-Bağımsızlık Kavgası” sırasında yaşanan bir öyküyü anlatmaktadır.

Senaryosunu, okuryazar seviyesi düşük ve yoksul köylülerin yazdığı ve oynadığı bu filmin Taşkesti’de yapılacak galasına gelmeleri için; kültür-sanat camiasına, Yeşilçam’a ve gazetecilere davetiye gönderilir.

Sinematek Derneği Başkanı Onat Kutlar, Oğuz Makal, filmin banyosunu yapan Vala Önengüt, dublaj yönetmeni Özdemir Han ve beş sinema oyuncusu; Fatma Belgen, Aysun Güven, Mesut Engin, Cemil Şahbaz, Ahmet Arkan sinemanın galası için Taşkesti’ye gelirler.

Yoktan Varolan Köy başlığı altında 29 Nisan 1974 tarihli Milliyet Gazetesi’nde yapılan röportajlar yayınlanır.

Sarsılmaz Kuvvet filmi TRT de yayınlandıktan sonra TRT ve diğer çevrelerden kısa metrajlı filimler çekip göndermelerini isterler.

Fakat maddi imkânsızlıklar sebebiyle bu isteklere cevap veremezler.

1957 yılında olan deprem sonucu 42 haneli (600-700 nüfuslu) Karaçomak Köyü tamamen yıkılıp yok olur.

Depremden sonra hayvanlarını otlattıkları meraya yeni yaşayacakları evlerini kurmaya başlarlar. Bu yeni kurulan köyün adını da “Taşkesti” koyarlar.

Ormanlarla kaplı, dağlık arazide 20 orman köyünün ortasında 1957 yılında kurulmaya başlar.

1973 ve 1977 genel seçimlerinde yöre halkı siyasi tercihlerini Ecevit başkanlığındaki CHP yönünde kullanır. Ecevit’in “Köykent Projesi” için uygun bulunan bu yöre Türkiye’nin ilk Köykent Projesi için uygun bulunur ve uygulama yürürlüğe konulur.

30 Eylül 1978 tarihinde başbakan Bülent Ecevit Türkiye’nin ilk Köykent projesini başlatmak için Taşkesti’ye gelir.

Akyazı-Dokurcan hattı üzerinden elektrik bağlantısı, Orman Ürünleri Fabrikası ve Yem Fabrikası’nın hazırlıkları ile beraber; eğitim, sağlık, yol, iletişim hizmetleri başlar.

Taşkesti bir şehir görünümüne girer. 30 Eylül 1978 yılında yürürlüğe konulan proje, 14 Ekim 1979 ara seçimleri sonucu Bülent Ecevit’in istifa edip, Süleyman Demirel Başkanlığında kurulan MC Hükümeti ve ardından 12 Eylül Hükümetleri döneminde Taşkesti unutularak devlet desteği hizmetlerinden mahrum kalır ve bazı engellerle karşılaşırlar.

Sonraki yıllarda kooperatifin başına geçenler işi düzenli yürütemezler ve kooperatifler dağılmaya başlar.

Ekmek parası için genç nesil başka şehirlere göç eder.

1980’li yılların ortalarına doğru Binbaşı Sabri Acar; yüksek tansiyon, kalp, akciğer rahatsızlığı, düzensiz beslenme, alkol ve sağlıksız yaşam koşulları sonucu 1988 yılı başında bir kahve köşesinde kalp krizinden ölür.

Başbakan Bülent Ecevit, İğneciler Köyü imamı Mehmet Aydın’la konuşur ve imamın “Ben çocuklara fahri olarak Kur’an dersi veriyorum” demesi üzerine; Ecevit, imam efendiyi takdir eder ve “Sen gençleri dini yönden eğit, dinlerini, diyanetlerini iyi bilsinler.” der.

Taşkesti Köykent Uygulaması, kitabından özetlenmiştir.