BAŞÖRTÜLÜ ADAY KAMPANYASI

  • 6.04.2011 00:00

 

         Kadın dernekleri bu seçim döneminde; yeni bir kampanyaya imza attılar. Kampanyanın adı; “başörtülü aday göstermeyen partilere oy yok” şeklinde topluma duyuruldu.

 

         Öncelikle; bu kampanyayı başlatan hanım kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Allah kendilerinden razı olsun. İnşallah bu kampanya siyasi partilerimiz tarafından ciddiye alınıp gereği yapılır. Ama ciddiye almazlarsa biz Müslümanlara düşen görev, bu kadınların çağrısına uyup, çeşitli bahanelerle başörtülü aday göstermeyen partilere oy vermeyerek, bir ders vermektir.

 

         Aslında biz bu dersi, 2002 seçimlerinde, MHP ye vermiştik. O seçim döneminde; “başörtüsünü çözmek namus borcumuzdur” diyenlere oy vermiştik. Çünkü 1999 seçimlerinde MHP, “başörtüsünü biz çözeriz, bunu çözmek ürkeklerin değil erkeklerin işidir” demişler, ancak seçimden sonra tam aksini yaparak başörtüsü ile seçilen vekilin başını açtırmışlardı.

 

         MHP’nin 2002 seçimlerinde baraj altında kalmasının önemli sebeplerinden birisi de buydu. Ama seçimden önce onlarda şimdi AKP’lilerin dediği “bu konu bize fazla oy kaybettirmez” anlayışındaydılar. Seçimlerden sonra yaptıkları araştırma tersini gösterince, başörtülü eşi nedeniyle dışlanmak istenen cumhurbaşkanı adayının önünü açtılar. Bu konunun çözümü için hiçbir ön şart getirmeden anayasa değişikliğine destek verdiler. Ve bu konunun çözümü için samimiyetle tavır koydular.

 

         Gelgelelim iktidar partisi her nedense bu konunun çözümüne bir türlü yanaşmıyor. Bunun gerekçesini de açıkça milletle paylaşmıyor. Her halde halka mantıklı gelecek bir gerekçe bulamıyor. Onun yerine, bu konuyu da “Ergenekon davası” konusu gibi cemaate havale etti.

 

         Kendisinin çözmemek için gerekçe üretemediği bu konuda yine cemaat imdadına yetişti. Cemaat; yayın organları ile devreye girerek, başörtülü vekil adayı konusunun “AKP ye tuzak” kurmak için gündeme getirildiğini işleyerek, konunun çözümünü “bir başka bahara” erteleme gerekçesi üretmeye başladılar. Bununla da yetinmeyip, bu kampanyayı başlatanların, Ergenekon la işbirliği içinde olduklarını ima etme yoluna gittiler. Zaten işlerine gelmeyen her şeyi “Ergenekon” sepetine atıyorlar. 

 

         Cemaat yayın organlarında yazı yazan, “anlı-şanlı” İslamcı yazar iki gün, üst üste bu konuyu işledi. Ama inandırıcı oldu mu? Kuşkulu. Çünkü bu “İslamcı yazar”ımızı tanıyanlar, bu vatandaşın 12 Eylül de, kendisine dokunulmasın diye izlediği tavrı hatırlayanlar, hatırlıyor. 28 Şubatta kanal 7 de çıktığı programlarda başörtüsünü çokta önemsemeyen mesajlar verdiğini herkes hatırlamaktadır.

 

         Yayın organlarında yazı yazdığı “cemaat önder”inin 28 Şubatta başörtüsü ile ilgili tavrı biliniyor. Tabi onların gazetesinde yazan bir yazarın onlara karşıt bir fikri savunması düşünülemez. Velev ki konu Kuranın açık hükmü ve emri olsa bile…

 

         Bu konuda, ana muhalefet partisi CHP’nin tavrı ise, evlere şenlik, bir gün, müspet tavır takınırken, ertesi gün hemen çark ediyor. Onlara göre başörtülü aday mümkün değil. Oda zaten bizim için malumun ilanıdır. 

 

         Onun için bu seçimlerde, hiçbir gerekçe ve savunmaya bakmadan, hiç bir mazereti kale almadan, başörtülü aday göstermeyen partilere oy vermeyerek, başörtüsünü savunanların gücünü göstermeliyiz. Eğer bu seçimde de bunu yapmazsak, gelecek seçimde kimse bizi ciddiye almaz.

 

         Bana göre bu seçimlerdeki “samimiyet test”imiz bu olacak.

 

         Selamlarımla…     

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • misafir
    misafir
    4.04.2011 21:41

    bu diger grupların maç fikstürleri yayınlanmayacakmı ?

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız