- 13.12.2010 00:00
SİYASET GENELDE VE YERELDE HIZLANIYOR
Seçimlere 6 aydan daha az bir sürenin kaldığı şu günlerde siyaset hız kazanmakta, siyaset sahnesine yeni partiler ve yeni oyuncular merhaba demeye başlamaktadır.
Türkiye genel siyasetinde geçen seçimlerde olmayan partiler ve yeni aktörler sahne almıştır. Bunun en çarpıcı örneklerinden birisi, CHP de yaşandı. Geçen seçimlerde partide sıradan bir milletvekili olarak parlamentoya giren Kemal Kılıçdaroğlu, bu sefer, partisinin genel başkanı olarak seçim sınavından geçecektir.
Kılıçdaroğlu; 2009 yerel seçimlerinde, İstanbul büyükşehir belediye başkanlığına aday olduğunda, tanınmış. O dönemde, partinin il başkanı, yeni siyasi vizyon ve açılımlarla partiye, ilave oy kazandırmıştır. Bu durumu iyi değerlendirmeye çalışan, Kılıçdaroğlu ve Baykal karşıtları, belki bu sefer başarılı olunur, arayışı içinde, İstanbul ekibine partiyi teslim etmişlerdir. Başarılı olup olamayacağı seçimlerde belli olacaktır. Ama işinin, çok zor, hatta imkânsız olduğu, tahmin ediliyor.
2007 seçimlerinde iki partinin birleşip, aynı çatı altında seçime girmesi konusunda anlaşarak, DP de birleşme kararı alınmış, ama herhalde yepyeni bir “iyi saatte olsunlar!!” devreye girerek, “pişmiş aşa su katıp” işi bozmuşlar, böylece malum “hezimet” yaşanmıştır.
Ancak bu olay Türk demokrasisine; genç, pırıl pırıl demokrat bir aktör kazandırmıştır. Sanıyorum bu seçimlerde partiler, bu genç ve hakiki demokrat, Süleyman Soyluyu listelerine dâhil etme yarışına gireceklerdir. Yani geçen seçimde adı pek bilinmeyen sayın soylu da bu seçimin yeni aktörü olarak sahne alacaktır. İki eski partiden geriye sadece bu isim kalmış gibi görünüyor.
Önceki seçimde olmayıp, bu seçimlere katılacağı konuşulan partilerden birisi de A.Latif beyin TP si, ama öyle anlaşılıyor ki, kendisinin bile seçimde başarılı olacağına güveni yok ki, kurulduğu günden beri ittifak arayışına girdi. Bir zamanlar elini öpüp, hükümetinde bakan olduğu eski büyüğünün yanında soluğu aldı. Ama aradığını bulamadığı anlaşılıyor. Bu yüzdende çeşitli manevralara giriştiği anlaşılıyor. Bana göre; Ak Partide üzerinin çizileceğini anladığı için, 2007 seçimlerinde adaylık için başvurmadı. Ama bunu sanki bir “fazilet mücadelesi” imiş gibi millete anlatmaya çalıştı. Bakalım planlarını işletebilecek mi?
Bu seçimlere girmeye çalışacak yeni bir partide, yakın zamanda Milli görüş geleneğinden ayrılan, Numan Kurtulmuş ve arkadaşlarının kurduğu, HAS parti. Bu parti, tıpkı ANAP ve AKP gibi Milli Görüş kovanının “oğul”u olarak çıkıp başka bahçelere gidip, başkaları tarafından yeni kovana alınan, genç “arı oğul’u” görünümünde bu sezon bal verip veremeyeceği henüz belli değil. Kendileri için hava henüz çok sisli, şu günlerde henüz önlerini göremiyorlar. Umdukları “büyük çıkış” gerçekleşmemiş gibi.
Yerel siyasette de şimdiden işler kızışıyor. İktidar partisinden milletvekili adaylığı konusu şimdiden yarışa dönmüş gibi. Öyle anlaşılıyor ki, Ak Parti den adaylık için Ankara da hükümetin etkin şahsiyetleri; Bolu da ki, adaylık sürecine çok etkin olarak müdahale edecekler. Kulislerde; Başbakanın, büyük kentlerimizden birisinde iş hayatını sürdüren çok başarılı bir Boluluyu aday olması için ikna ettiği dile getiriliyor. Eğer kulis bilgileri doğru ise, liste bazıları için hayal olabilir. Hatta ilimiz milletvekillerinden birisinin de “devamsızlık” sicili yüzünden “çizildiği” konuşuluyormuş. Selamlarımla…
Yorum Yap