DEVLETİN CHP’YE AÇILIM MÜDAHALESİ

  • 7.11.2010 00:00

 

                    Ana muhalefet CHP de son günlerde; meydana gelen olayları herkes bir biçimde yorumluyor. Genellikle ulusal basındaki CHP yanlısı yazarlar ile “liberal” yazarlar, genel başkan Kılıçdaroğlunu; demokrasi kahramanı, statüko’yu yıkacak, partiyi halkla barıştıracak, Partinin 60 yıllık makûs talihini yenecek emanetçi!!!(emanetçi konusu daha sonra incelenecek)  birisi şeklinde gösteriyorlar. Bunun doğrumu, yanlış mı olduğunu söylemek için henüz erken,

 

                   Ama açıkça görülen ve yorumlanması için zamana ihtiyaç olmayan bir durum var ki; oda CHP ye, devletin müdahale ettiğidir. Bu müdahalede; yargı eliyle yapılmıştır. Bu sadece benim değil, bundan önceki yönetimde, gurup başkan vekili olan Kemal Anadol’nu da fikridir. O da basına yaptığı açıklama da; Yargıtay Cumhuriyet başsavcısının müdahale ederek, yetkisiz bir şekilde; adete kendisini parti organı ya da mahkeme yerine koyarak; yeni MYK yı jet hızıyla onaylamış ve bunu hemen açıklamıştır.

 

                 Peki; bu yaşananlar siyaseten neyi ifade ediyor. Devlet durup, dururken, Cumhuriyeti kuran bir partiye bu müdahaleyi neden yaptı? Bana göre Sayın Deniz Baykal’a yapılan çirkin komplo da; son yapılan müdahalede, açılımın önünü açma ameliyesidir. Bence açılım; herkesin yorumunun ve düşündüğünün aksine;  Ak partinin değil, devletin projesidir.

 

                Şimdi şöyle biran için düşünelim; Ana muhalefetin başında Sayın Baykal olsaydı, açılım karşısında, şu anda CHP’nin gösterdiği,( ya da göstermediği demek daha doğru) tavrı mı gösterirdi. Veya CHP genel başkanı değişmeseydi. Genel başkan sıfatlı birisi; genel af çıkaralım diyebilirimiydi?

 

                Hatta bu “açılım” projesi; siyasetin de değil. Peki; kimin o halde bu proje, İmralı sakini ne göre bu devletin, projesi, hatta ona göre kendisinin; iktidara ve siyasilere güveni yokmuş. “müzakereleri” Devletle yürütüyormuş. Hatta imalarına göre de, devletin bir bölümü bu açılımı yürütürken, bir bölümü de karşı faaliyetlerle bunun önünü kesmek istiyorlarmış. Bu nedenle; Habur da gerekli tedbirler alınmayarak “rezaletin” yaşanması sağlanmış. Ve sürecin sekteye uğratılması için çalışılmış. Bazı terör olayları provoke olarak planlanmış ki; süreç çıkmaza girsin.

 

                Ama devletin diğer kanadı bu projenin yürütülmesinde kararlılık göstererek, açılımın önündeki engelleri birer ikişer kaldırmak için gereken her şeyi yapmaktadırlar. Buna, açılım karşıtı partiler için operasyon da, dâhil. Öyle anlaşılıyor ki Ak parti hükümet de bu açılıma karşı çıktığı takdirde kendisine de bir operasyon yapılacağını, anladığı için, esasen kendiside beklide istemediği halde; bu konuda iki ileri üç geri gidip geliyor. Ama çaresiz, emir büyük yerden geliyor. Çünkü bu proje tipik “ ours childrns” “bizim çocuklar” projesine benziyor.

 

              CHP de son 6-7 aydır cereyan eden olaylara birde bu açıdan bakılması gerektiğini düşünüyorum. Böyle bakınca, Sayın Bahçelinin, kendilerine operasyon yapılmak istendiği beyanları daha iyi anlaşılıyor.  MHP den başka açılım karşıtı olan bir partinin kalmadığı görülmektedir. Onlarında sayısal olarak, bu açılıma karşı duracak takatleri yok. Meclisten bir yasa çıkarılsa engelleyemez. Hatta anayasa değişse yapabilecekler bir şey yok.

 

            Ben; bundan sonra açılımın son sürat, yasal altyapısı hazırlanarak, tez zamanda noktalanacağını düşünüyorum. Çünkü “küresel patron” bir an önce bölgemizden güçlerini çekmek istiyor. Gitmeden de bütün planlarını yerine getirmek istiyor. Ne yapsın yani!! Bizim keyfimizi bekleyecek değil ya!! Kocaaa dünya; demokrasi götürülecek daha ne kadar çok bölge var!!! Yemen var, Sudan var, Latin Amerika var!!! Dimi yani!!! Selamlarımla…    

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız