BEYAZ TÜRKLER—ZENCİ TÜRKLER

  • 3.11.2010 00:00

             

              Son günlerde; medyamızda “beyaz Türkler” tartışılıyor. Ama tartışmacılar, tarif üzerinde bir türlü anlaşamıyorlar.

              Kimilerine( E.Özkök gibi) göre beyaz Türk; ülkenin sahil kesiminde yaşayan, Ak partiye oy vermeyen, eğitimli, laik, zengin, Anadolu’nun değerlerine biraz mesafeli, “tuzu kuru” kesimlerdir.

              Kimilerine (İ.Ortaylı) göre beyaz Türk; dünya çapında, çok iyi eğitim almış, uluslar arası arenada ilmi eserleri ve birikimleri, sanatları ile; dünya insanlığına katkı yapacak seviyede olanlardır. Bunların sayıları, iki elin parmak sayısını geçmez.

              İsmini anmaya değmez, kimilerine göre ise; batıyı, “üretmede” değil “tüketmede”,  taklit eden, ailesine, geçmişine yabancılaşmış, toplumundan, hatta “tamirci” olan babasından utanan, etiler, Bağdat caddesinde, kordon da, Çankaya da ikamet eden tuzu kurulardır.

              Bazı prof unvanlılara göre ise; beyaz Türkler, Eğitim seviyesi yüksek, kadın erkek münasebetinde batıyı örnek alan, toplum hayatında kadını olabildiğince görünür kılmak isteyenlerdir.

              Görüldüğü gibi; bu “ beyaz Türk” ne menem bir şey ise daha tarifinde bile anlaşamıyorlar. Anlaşamamaları, kendi problemleri, ama halktan kopuk olmayı, topluma yabancılaşmayı, toplum değerlerini ve geçmişlerini aşağılamayı, geçmişlerinden utanmayı, matah bir şeymiş gibi anlatıyorlar. Bununla da yetinmeyip bunları “Atatürkçülük” adına yaptıklarını söylüyorlar. Oysa hepimiz biliyoruz ki; cumhuriyetin ilk yıllarında sınıfsız, imtiyazsız bir toplum hedeflenmişti. Olmadı, daha cumhuriyet kurulur kurulmaz hemen sınıf yaratma gayretleri hız kazandı.

               Anadolu’dan, büyük şehirlere gelen köylüler, kıyafetleri “hırpani” diye şehir merkezlerine sokulmamaya başlandı. Bu konuda en tipik örnek; Âşık Veysel’dir. Ankara da; kıyafetinden dolayı, ulus semtine alınmamıştır.

               Bununla kalınmamış; köylü çocuklarının şehre girmesini önlemek için, kurdukları okulları (köy enstitüleri) kırsal kesimde kurarak, bunların şehre girmeden köyde eğitilip, köyde görev yapması, sağlanmıştır.

               Beyaz Türkler ve yaptıklarına çok örnek var ama bu kadar yeterli.

               Peki; bu toplumun “beyazları” varda “zencileri” yok mu? Var, olmaz olur mu; bu milletin zencileri: Sahil şehirlerinde yaşamayan, yaşasa da; varoşlarında yaşayan, anne babasından, kıyafetleri ve kültürlerinden dolayı utanmayan, batının değil, kendi yerli kültürünü benimseyen, kendileri de halen veya zamanın da fakir oldukları için fakir-fukaranın derdiyle dertlenenler.

                Konuştuklarını halkın anladığı, halkın konuştukları anlayan ve dilleri ile alay etmeyen, halkın dinini, dilini, geleneğini, göreneğini küçümsemeyenler. Her fırsatta halkın inancının kendilerine tehlike olmadığını söyleyenler. Bu memleketin “zencileri”dir.

                 Beğenelim veya beğenmeyelim: Başbakan, Tayyip Erdoğan tıpkı %58 gibi bu memleketin “zencilerinden”dir. Bunu birkaç kez kendiside ifade etmiştir. Aslında bu konuda; rahmetli üstat, Necip Fazıl bey daha da ileri bir söylemle; “öz yurdunda garipsin öz vatanında parya” diyerek; yerli zencilere yerlerini hatırlatmıştır!!

                Şimdilerde; %42 likler, yalancı bir telaşı pompalıyorlar; “hayat tarzımız tehlike altında”, “ilerde bizim içkimizi yasaklarlar. Bizi çarşafa sokarlar.”

               Hiç endişelenmelerine gerek yok. Anadolu insanı kimsenin ne yediği ile ne içtiği ya da içmediği ile, ne giydiği ile, onlar kadar ilgilenmez. Yasaklatmaz. Çünkü onların iktidarı hiç gerçekleşmeyecek gibi. Onlar başbakan olsalar da, cumhurbaşkanı olsalar da, kurulu düzen onları iktidar yapmıyor. Kabul etmiyor. İnanmayanlar, baksınlar. Yasalara göre başkomutan olan cumhurbaşkanını bile sallamıyorlar.

             “Mademki bizim gibi düşünmüyorsunuz; bizde alternatif kutlamalarımızı ve kurumlarımızı oluştururuz. Sizi de, davetinizi de; yasalara göre, başkomutan olsanız da takmayız ” diyorlar. Hatta “sizler anasını satan zihniyetiniz” diye hakaret ediyorlar. Bunu kendileri gibi düşünen bir başbakan’a karşıtları söylese idi, kıyamet kopardı. Ama hiçbir şey olmadı. Bırakın “beyaz Türkleri” kendileri de, esasen “zenci ve parya görülen” milliyetçilerden bile tepki gelmedi. Bunlara biz alışkınız.

              Vaktiyle memleketin 70 yaşındaki başbakanına, Erzurum da bir general “P……” diye, küfretmişti de, cezalandırılması istenince; cumhur baba “boşalma hakkını kullanmıştır” demişti. Onun için korkmasınlar. Bu ülkede seçimler yapılsa da, %80 oy alınsa da yazılı olmayan ve değiştirilemeyen kurallara göre CHP ve statüko, her zaman iktidardır. Yaşasın beyaz Türkler…. Selamlarımla…     

 

               

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız