- 19.07.2010 00:00
12.09.2010 tarihinde yapılacak olan kısmi anayasa değişikliği halk oylaması yapılacak Daha 55 gün gibi uzun sayılabilecek bir süre varken siyasi partiler şimdiden cepheleşerek, kimisi” “evet”,kimisi “hayır ”cephesinde yerini aldı. Ve nur topu gibi bir cepheleşme nedenimiz daha zuhur etti.
Peşinen arz etmeliyim ki bendeniz siyasi cepheleşmenin topluma çok zarar vereceğine inananlardan ve bunu toplumsal birliğimize aykırı olduğunu düşünenlerden değilim. Aksine fikri cepheleşmenin ve herkesin değişik düşüncede olması, bizim hoşumuza gitmese de, bu fikirleri benimsemesek de hatta bu fikirlerin bazıları bize şok etkisi yapsa da yine de düşüce zenginliği sayılması yerine, korkulmasını düşünenlerden değilim. Onun için bu tartışmaları faydalı buluyorum.
Bu konuda söylenecek sözlerime gelince; Oy vermeyi düşündüğüm partinin genel başkanının başta kendi arkadaşları olmak üzere hiç kimseye sormadan kedisini “evet” demeye peşinen bağlamasına kızmama rağmen,toplumların mutlaka bir anayasalarının olması gerektiğine inanmıyor olmama rağmen (çünkü biliyoruz ki bazı çağdaş toplumlarda yazılı bir anayasa olmamasına karşın olanların birçoğundan daha etkin hak ve hukuk anlayışına sahip olabilmişlerdir.)
Kişisel olarak insanlar tarafından anayasa yapılarak diğer insanların uymasını sağlayan sistemlere karşı olmama ve insanın insana ilahlık taslaması anlamına gelecek böyle bir sistemi benimsememe rağmen ,Bu defa oyumu evet olarak kullanmayı planlamaktayım
Çünkü;
Çok yakından ve içinden en yakıcı ve en acıklı dramlarına şahit olarak yaşadığım 12 Eylül zihniyetinin bir nebze de olsa tavsiye edilebileceğini hükme bağlayan bir düzenleme hakkında söz söyleme fırsat önüme geldi. Böylece çocuk yaşta insanları” Devletin gücünü gösteriyoruz. ne yapalım asmayalım da besleyelim mi?” diyerek geçlerin yeterince titizlikle yargılama yapılmadan asılmasında görev almış bir insan olarak bir daha böyle olayların yaşanmamasının garanti altına alınması için…
Aynı zihniyetin “ Biz adil davranıyoruz.” Söylem ve görüntüsünü pekiştirmek için nerde bir solcu veya sağcı asılsa karşılığında yine bir idam yaparak dengeyi sağladığını iddia edenlerin ve bir çok ülkücünün sırf asılan solculara denge olsun diye suçsuz yere asılmasını bir daha şahit olmamak için…
Yüksek yargıya hâkim olan zihniyetin tamamen ideolojik ve mezhep sel nedenler le rejim bekçiliğinin arkasına saklanarak yargıyı kendi inançlarının hâkimiyeti doğrultusunda yapılandırmaya devam etmelerini önleyeceklerini umduğum için…
Yargının bağımsızlığı sadece kendileri gibi düşünmeyen siyasetçiler için isteyip, kendileri gibi düşünenlerin yargıya müdahalesini emir telakki ettiklerine dair basında çıkan haberlerden rahatsız olduğum ve bu durumun düzeltilme ihtimali doğduğu için.
Yargı mensuplarının kışlalara giderek brifing adı altında halkın bir kısmının düşünce ve yaşam biçiminin cezalandırılarak ortadan kaldırmak üzere yargıya akıl verilmesinin önüne geçilmesini sağlayacağı için…
Anayasa mahkemesinin benim seçtiğim vekillerin yasama faaliyetin yapamaz hale getirmelerinin önlenmesi için,
Nihayet statükocu tüm bürokrat eskileri ile Encümen-i Daniş’in, ergenekonun, PKK ‘nın ve onun desteklediği bilinen BDP’ nin, CHP’ nin, MHP’ nin başta İsrail ve ABD olmak üzere tüm dış güçlerin
Aynı cephede bu değişikliklere karşı oldukları için;
Evet oyu vermeyi düşünüyorum. Selamlarımla
Yorum Yap