BU İŞE KADIN ELİ DEĞMİŞ……

  • 15.07.2012 00:00

       Uzun zamandan beri konuşulan ama benim gerçekleşeceğine ihtimal vermediğim davet gerçekleşti.  Başbakan Tayyip Erdoğan Has parti genel başkanı Numan Kurtulmuş'u ve partisini kendi partisine iltihak etmek üzere resmen davet etti.

         Kendileri için hayırlı olsun. Buna her ne kadar nezaket icabı birleşme bütünleşme dense de resmen iltihak etmektir. Ak partinin böyle bir birleşmeye ihtiyacı yok gibi görünmesine rağmen, öyle anlaşılıyor ki; başbakan 2014 de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlık yapıyor. Bu bağlamda sağda siyaset yapan eski siyasetçilerde dâhil olmak üzere “bir oy bir oydur” mantığı ile herkesi çatısı altında toplamak istemektedir.

         Nitekim Süleyman Soylu, Yalçın Topçu gibi isimlere de, aynı teklifin yapıldığı yazılıp söyleniyor. Bu iki eski siyasetçi de, yapılan daveti yalanlamamakla birlikte Numan kurtulmuş kadar heyecanlanmıyorlar. Eğer resmen teklif gelirse arkadaşları ile görüşüp, karar vereceklerini ifade ediyorlar.

        Bu transferler bana nedense siyasetimize 1978 yılı başında yaşanan “güneş motel” olayını hatırlattı. O dönem de milletvekili sayısı iktidar için yetmeyen Bülent Ecevit, ihtiyacı olan 11 milletvekiline 11 bakanlık vererek transferlerini sağlamıştı.

       Şimdi de 2014 yılında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde olabildiğince fazla oy almak için arkasında azda olsa seçmen kitlesi olduğunu düşündüğü siyasileri transfer ediyor. İddialara bakılırsa Numan Kurtulmuşa meclis dışından Bakanlık ve ileride de genel başkanlık teklif edilmiş. Merak ediyorum? Süleyman Soylu ve Yalçın Topçuya da aynı teklifler yapıldı mı? Eğer yapıldı ise buna mevcut Ak partiler nasıl tepki verecek? Yapılmadıysa bu insanlar beleşe mi transfer edilecekler?

        Bütün bu soruların cevabını yakın bir zamanda anlayacağız. Ama sağda solda bu iltihakı faydalı göstermek için ipe sapa gelmez yorumlar dolanıyor. Buna göre; cemaatle ak parti hükümeti arasındaki mücadele nedeniyle, Tayyip Bey eski Milli görüşçülerle partiyi takviye etmek için bu transferleri yapıyormuş. Bir an için doğru olduğunu varsaysak bile Süleyman Soylu ve Yalçın Topçu ya yapılan teklifleri nasıl izah edeceğiz? Ayrıca bu transfer haberleri çıkalı beri cemaat yayın organlarının zil takıp oynamalarını nasıl izah edeceğiz?

      2010 referandumundan beri, alınan %58 oyu partisinin hanesine kalıcı olarak yazmak isteyen, başbakanın o oylamada olumlu oy veren kitleleri partisine katarak kuvvetlenmek istediği bir gerçekti. Ama buna mevcut partileri engel görüyordu. Bir partinin başında bulunan insanın kolayca arkadaşlarını terk ederek geleceğine ihtimal vermiyordu her halde? Onun için araya aracılar sokmayı planlarken, Emine hanım ve Sevgi hanım imdadına yetişti. Bunu ben uydurmuyorum. Erdoğan’ın yakın çalışma arkadaşı gazeteciler köşelerinde yazıyorlar.

        Bizim gibiler siyasetin, siyaset arenalarında yapıldığını zannederek yorumlar yaparken, tıpkı Osmanlıdaki gibi hanımların “haremden- divana” müdahalelerini andıran müdahalelere şahit olmaya başladık. Biz bu filmi T. Özal zamanında da seyretmiştik. Semra Hanım papatyaları ile uğraşıp dururken birden bire siyasete merak sarıp, partinin rotasının değişmesine sebep olup, bilinen neticeyi çabuklaştırdı. Ve siyaseten Özal’ı bitirdi.

        Özellikle Numan Bey için siyaset etiği açısından sıkıntılı olan bu durumun hem kendisi hem de Ak parti için umarım sonun başlangıcı olmaz. Birlikte yola çıkıp, arkadaşlarına gaz vererek, Ak parti aleyhine söylemediğini ve söyletmediğini bırakmayan partililerini zor durumda bırakıp girmesi kolay hazmedilir bir lokma değildir. Bunu her mide hazmedemez. İktidar ayranı ile yenilse bile mideye oturur. Gittiği yerde itibarı için sakınca oluşturur. “ dün arkadaşlarına defalarca yaptığını bize de yapar, yarın daha güçlü bir parti gelirse bizi de terk eder” dedirtir.

       Uzun yıllar faydalı hizmetler yapan rahmetli Turgut Özal, eşinin müdahaleleri ile siyaseti şekillendirip, yakın arkadaşları Karşı çıkınca onlara; “bunlar cahiliye kalıntısı” demişti de halk bir daha bu partiyi birinci parti yapmamıştı.Çünkü tılsım bozulmuştu. Bu iltihaktan sonra, ak parti içinde buna karşı çıkacak olanlarca da, benzer bir tepki gösterilirse aynı sonuç olur mu? Henüz bilmiyoruz. Tayyip Bey Midyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olabilir. Cemaate karşı partiyi tahkim edeyim derken( eğer böyle kandırılmışsa) kendisi cemaate operasyonu ile partisinden olabilir.

  Selamlarımla… 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız