Nermin Kaya-"Bolu artık Ankara ve İstanbul arasında sıkışmış bir şehir değil, iki büyük şehrin arasından sıyrılmış bir kent olacak".Diyen Ak Parti Milletvekili adayı Ali Ercoşkun ile seçim öncesi  görüştük.

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1971 yılında dünyaya geldim,Evli ve iki çocuk babasıyım, Bolu Yukarısoku nüfusuna kayıtlıyım.

27 Mayıs ilkokulunda başladığım öğrenim hayatım sırasıyla Yukarısoku ve Karacasu ilkokullarında , son olarak  da 1981 yılında Sakarya İlkokulundan mezun odum . 1984 yılında Bolu 50.Yıl Ortaokulunu bitirdim, 1987 yılında da Bolu Atatürk Lisesinden mezun oldum. 1987 Yılında ülkemizin en seçkin üniversitelerinden Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümünü kazandım  ve aynı okuldan 1992 yılında mezun oldum. 1996 Yılında ikinci bir tahsil hayatına başlayarak Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi Yönetim ve Organizasyon bölümünü bitirdim.

Ticari hayatım  1992 yılında bilgisayar satış-servisi ve bilişim teknolojileri konusunda Ercoşkun Bilgisayar LTD.ŞTİ .ni kurmamla başladı. 2008 yılında ise Düzce ilinde şube açılışını gerçekleştirdim. Kurduğum  şirket ,Türkiye'nin en büyük firmalarının belirlendiği “Bilişim 500” sıralaması içinde yer aldı. 2010 yılında Divan Mobilya ile mobilya sektörüne girerek, Bolu, Düzce, Alaplı ve Ereğli'de toplam 6 şube ve 48 personele ulaşarak bölgemize hem yatırım hem de istihdam anlamında katkı sağladık.

Siyasi hayatım ,Milli Gençlik Vakfı Boğaziçi Üniversite Temsilciliğinin kuruculuğuyla başladı . 1992 yılında Refah Partisi Bolu İl Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildim, 1998 yılına kadar İl Başkan Yardımcılığı ve Halkla İlişkiler Başkanlığı görevlerini yürüttüm. Ak Parti'nin kuruluş sürecinde Bolu ilinde aktif olarak görev aldım.Sırasıyla 2002-2003 yılında Ak Parti Merkez İlçe Başkanlığını  2004 yılında Bolu Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı sürecinin ardından, 8 Şubat 2009'da Bolu İl Başkanlığına atandım. 2009 Mayıs ayında yapılan Ak Parti Bolu il kongresinde tek aday olarak tüm delegelerin oyu ile tekrar İl Başkanı seçildim.

Ayrıca  Bolu İlim Yayma Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyeliği ve 2. Başkanlığı yaptım. 1998 Müsiad (Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği) Üyeliği. BURA (Boğaziçi Üniversiteliler Derneği) Kurucu Üyeliği. Mimar Sinan Vakfı Bolu Şubesi Kurucu Başkanlığı görevlerinde bulundum . Sosyal Yardım Kuruluşu İnsani Yardım Vakfı İHH'nin kayıtlı ve aktif gönüllüsüyüm.

Ali Bey bilişim sektöründe faaliyet gösteren bir iş yeriniz var. Peki, sizin teknoloji ile aranız nasıl?

Söylediğiniz gibi bilişim sektöründe faaliyet gösteren bir firmamız var. Dünyada çıkan bütün teknolojik ürünleri hemen uygulayan bir firmayız. Dolayısıyla bende teknoloji ile ilgili her şeyi kullanıyorum.

Hayatınızda karşınıza çıkan en büyük engel ne idi?

Allaha şükür hiçbir engele takılmadım. Ama gerçek demokrasinin uzun yıllar Türkiye de yerleşmemesi nedeni ile çevremdeki insanların özellikle eğitim alanlarında kısıtlanmasına yol açtı. Örneğin kız kardeşim sırf başörtülü olması nedeniyle üniversite eğitiminde sorunlarla karşılaştı, yüksek lisans yapamadı. Bunun dışında kendim küçük yaşlardan bu yana hedefleri olan ve bunları gerçekleştirmeye çalışan bir insanım. Allaha şükür hiçbir şey bana engel olmadı.

En son okuduğunuz kitap hangisi?

Bir sürü kitabı aynı okumayı seven bir insanım. Ruh halime göre bazen tarih, bazen roman, bazen felsefe okurum. En son “Operasyon Ergenekon”  adlı kitabı okumaya başladım. 

Burcunuz nedir? Özelliklerini taşıyor musunuz?

İkizler burcuyum. Zaman zaman taşıdığımı söylerler. Ama ben pek ilgilenmiyorum.

Dünyaya yeniden gelme şansınız olsa hangi mesleği tercih ederdiniz?

Devlet memuru olmazdım. Onun dışında her mesleği yapardım.

Size söyleyeceğim kelimeleri devam ettirin…

Hayat felsefem… Çok çalışmak, insanlara faydalı olmaktır.

Para… Teferruattır.

Din… Şüphesiz Allah nazarında tek din İslam’dır.

Muhalefet… Yapıcı olursa faydalıdır. Sadece eleştirmek kimseye bir şey kazandırmaz.

Siyasete gelecek olursak…

Başbakan milletvekili aday adayları ile birebir mülakatlar yaptı ve adaylık süreciniz meydana geldi. Mülakatlarda size neler sordular?

Ben zaten il başkanıydım. İl başkanı olarak istişare edip öyle aday olmuştum. Dolayısıyla zaten bildikleri tanıdıkları birine bu soruları sormaları söz konusu değildi. Biz sadece Bolu da nasıl daha başarılı oluruz, onun değerlendirmesini yaptık.

Neden siyaset?

Kendimize, eşimize, çocuklarımıza, ailelerimize karşı sorumluluğumuz olduğunu biliyoruz. Aynı sorumluluğu ülkemize karşıda taşımamız gerektiğini düşünüyoruz. Siyaset toplumsal bir sorumluluk felsefesidir. Bu nedenle herkes hayatının belli bir döneminde siyaset yapmalıdır. Ama bunu meslek haline getirmemeli, ömür boyu yapılacak bir şey olmamalıdır.

HAS Parti genel başkan yardımcısı başbakana bir soru sordu “ ekonominin ilerlediğini, refahın arttığını söylüyorsunuz. O zaman üniversite öğrencilerinden aldığınız harçlara hala ihtiyacınız var mı?”  Bu soruya sizden cevap alabilir miyiz?

Ülkemizin ekonomik durumu daha iyi durumlara geldikçe, sistemin daha rahat hareket edebileceği bir durum söz konusu olabilir. Hali hazırda zaten şu an bazı üniversiteler ücretli, bazıları ise ücretsizdir. Hatta ücretsiz olan üniversitelerde başarı oranında burslar verilmektedir. Aynen gelişmiş ülkelerdeki gibi. Bu ülkenin daha iyi duruma geldiği taktirde aşama aşama daha hafif noktalara gelecektir.

 Bolu ya gelecek olursak…

Anıtpark…

Bolu’nun bir kent meydanına ihtiyacı olduğu kesin. Dolayısıyla bu bir kent meydanı yapabilme çalışmasıdır. Ama bazen bu çalışmalarda bazı eksiklikler meydana gelebilir. İnsanlar bu aksaklıkları eleştirmek yerine, hep beraber daha iyisini nasıl yapmalıyız diye projeler ortaya koymalıdır. Bu ilimiz için daha olumlu sonuçlar çıkarır.

Başbakan çılgın projelerini açıklıyor. Sizinde Bolu için çılgın projeleriniz varmı?

Bolu’da bir çok adım atmamız gerekiyor. Turizm birinci sırada. Daha sonra tarım ve hayvancılık var, sanayi var. Bunların hepsinde belli adımlar attık zaten, ancak daha farklı projelerimizde var.  Beyaz et sektörü Bolu da hükümetin sağlamış olduğu  faizsiz kredi sayesinde kapasitesini arttırıyor. Organize sanayi bölgesinde yaptıklarımız ve yapacaklarımız var. Bunu anlatmaya çalışırsak 2 saat falan sürer. Çünkü deniz turizmi dışında Bolu’nun her türlü potansiyeli var. Bolu artık Ankara ve İstanbul arasında sıkışmış bir şehir değil, iki büyük şehrin arasından sıyrılmış bir kent olacak. Biz Bolu’nun 25-30 yıllık geleceğini planlıyoruz ana hatları ile. Bu planlar ile birlikte yolumuza devam edeceğiz.

Son olarak Bolu halkına iletmek istediğiniz bir şey var mı?

Bolu da doğal güzellikler adına her şeyimiz var diyoruz. Ama en önemlisi Bolu halkı gibi müthiş bir zenginliğimiz var. Çünkü Bolu halkı kadar temiz, dürüst, çalışkan bir halk yok. O yüzden en büyük potansiyelimiz halkımızdır. Onlara layık olabilmek için gece gündüz çalışacağımıza söz veriyoruz. Bunun yanında da hiçbir zaman değişmeyeceğimize de söz veriyoruz.