EĞİTİMDE 2023’E DOĞRU

  • 22.05.2019 00:00


     Eğitimde 2023 Vizyonu Cumhurbaşkanı ve Milli Eğitim Bakanı tarafından açıklandı. İlk yansımalarına ait görüşlerimi daha önce yazmıştım. Planlanan çalışmalara ilişkin bu yazımda yurdun dört bir tarafında okullarda mantar gibi çoğalmaya başlayan “tasarım beceri atölyeleri” ile “okul profili değerlendirme çalışması”ndan bahsedeceğim.

     2023 Eğitim Vizyonu kapsamında oluşturulan tasarım beceri atölyeleri, 27 Şubat’ta pilot okullarda ilk kez uygulanmaya başladı. Bakanlık, ‘sanat’, ‘bilim’, ‘kültür’, ‘spor’ ve ‘yaşam’ ana temalarıyla oluşturulacak atölyeleri ilk etapta Türkiye genelindeki 30 okulda hayata geçirdi. Bu pilot uygulamanın ardından atölyelerin üç yılda ülke genelindeki tüm okullarda yaygınlaştırılması hedefleniyor. Çocukların sahip olduğu yeteneklerin uygulama düzeyinde geliştirilmesi, el becerilerinin artırılması amacıyla kurulan atölyeler, mesleklerle ilişkilendirilmiş şekilde hazırlandı. Türkiye'de ilk olacak tasarım beceri atölyeleriyle öğrencilerin okulda düşünmeye, tasarlamaya ve üretmeye zaman ayırabileceği ortamlar oluşturulacak. Atölyelerde, ilgili eğitimleri alan öğretmenler de ücreti karşılığı görev yapabilecek.

     Atölyelerde çocuklar, ilgi ve mizaçları doğrultusunda hem yaşam becerileri kazanacak hem de mesleki yeteneklerini çok küçük yaşlarda keşfetme imkânı yakalayabilecek. Çocukların düşünsel, duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını destekleyecek şekilde teori ve pratiği bir araya getirecek.

     Bilmekten çok tasarlamanın ve üretmenin ön plana çıkacağı bu atölyeler çocuğun kendisini, meslekleri, çevresini tanımasına yardımcı olacaktır. Bununla beraber bu atölyeler, yeniçağın gerektirdiği problem çözme, eleştirel düşünme, üretkenlik, takım çalışması ve çoklu okuryazarlık becerilerinin kazandırılması için somut mekânlar olarak düzenlenecektir. Çocuklar soru çözme, konu anlatımı gibi bir eğitim anlayışından üretimi, yapmayı, etkileşimi, derinleşmeyi öne çıkaran bir müfredat anlayışına yönelecektir. Böylece öğrenilen, ölçülen ve pratik arasındaki uyum artacaktır.

     İlimizde de yeni Milli Eğitim Müdürümüz Yasin Tepe, bir yandan Bolu’yu tanımaya çalışırken bir yandan da 2023 eğitimde Vizyon hedeflerine hız verdi. İki ay içinde il merkezindeki dört okulda tasarım beceri atölyelerini açmak için Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge Birimi ve okul yöneticileri atölyelere yoğunlaşmış durumda. Atölye çalışmaları şimdilik 4 okulda sürüyor. İzzet Baysal Abant Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde “Küçük Şefler Mutfakta” atölyesi, Emine Mehmet Baysal Anadolu Lisesinde “Kültür-Sanat” atölyesi, Mimar İzzet Baysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde “Bilgisayar Atölyesi”, “Ahşap Atölyesi”, “FETEM Atölyesi” ve “Bisiklet Atölyesi”, Atatürk İlkokulunda “Çocuk Oyun Atölyesi”.

     2023 Eğitim Vizyonu kapsamında uygulanacak bir diğer yeni çalışma ise “okul profili değerlendirme” çalışması. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk okulları eğitim sisteminin yapı taşları olarak görüyor. Bu nedenle iyi ve etkili okulların eğitim sistemini olumlu etkileyeceği görüşünde. Bu amaçla okulların gelişim alanları ‘akademik’, ‘sosyal, sportif, kültürel etkinlikler’, ‘projeler’ ve  ‘kurumsal kapasite’ olarakbelirlenmiş. “Gelişim alanlarında ortalama 50 dolayında ölçüt var. Ölçütlerin hepsi  ölçülebilir, izlenebilir, değerlendirilebilir ve uluslararası literatürde dikkate  alınan ölçütler.” Buna Okul Gelişim Modeli deniyor. Bu kriterlere göre bir okulun güçlü, zayıf, fırsat ve tehditleri belirleniyor. Bir yıl sonra okulun aynı ölçütlerine tekrar bakılıyor ve okul kendi gelişimini kendi izleyebiliyor. Başka okullarla asla kıyaslanmıyor.  Her bir yönetici kendi okulunun fotoğrafını, röntgenini, MR’ını çok net olarak görme imkânına  kavuşuyor. Sayın Ziya Selçuk’un “Okulların MR’ı çekilecek” demesinin altında bunlar yatmaktadır. Böylece Okul gelişim modeli kapsamındaki alan, ölçüt ve göstergeler  çerçevesinde tek bir okula özgü “Okul Profili” ortaya çıkıyor. Her bir okulun kendine özgü profiliyle ilgili bir takım değerlendirmeler  yapılıyor. Bu değerlendirmenin sonucunda da okulun yıllık gelişim planı ortaya  çıkıyor.

     Nitekim, Bakan Ziya Selçuk’un “Okul Profili Değerlendirme”  çalışmasıyla ilgili düşüncelerini şöyle belirtiyor:

 “Okullar, belirli ölçütlere göre, öğrenme analitiğinden okullar arası  başarı farkına, sosyokültürel etkinliklerden gelişim planlarına, okulun fiziksel  ve insan kaynakları imkânlarından bürokratik süreçlere kadar geniş bir  perspektifle, bütünsel olarak ele alınacak. Okulları birbiriyle kıyaslamadan, kendi gelişimi üzerinden  değerlendirmeyi amaçlayan çalışma, aralarındaki imkân ve başarı farkını azaltarak  ve eğitimin niteliğini artırarak tüm okulları yukarıya taşımayı amaçlıyor. Doğru müdahaleyi yapabilmek için öncelikle veriye dayalı sorunu  görebilmek ve teşhisi doğru koyabilmenin gerekliliği ile yola çıkan Milli Eğitim  Bakanlığı, sistemle bütünleşecek “İyileştirme Ekipleri” oluşturacak. Bu kapsamda,  okullar, ilçe ve il Milli Eğitim Müdürlükleri ve Bakanlık bünyesindeki  “İyileştirme Ekipleri” sorumlu oldukları okullarda veriye dayalı eylem planları  hazırlayarak hızlı ve etkili çözümler sunacak. Öğretmenler de yeni eğitim  programları, sertifika ve yan alan yetkinlikleri ile sürecin merkezinde olacak.

İyileşmeye giden yolda okulların yol haritasını oluşturacak olan “Okul  Gelişim Planları”, öğretmen ve okul yöneticileri ile birlikte hazırlanacak. Her  okulun kendi ihtiyaçları ve kendi yapısı kapsamında oluşturduğu planlar bir  yazılım üzerinde görülebilecek, okulun ihtiyaçları doğrultusunda  iyileştirilmesinde öğretmen ve okul yöneticisinin kararı esas alınacak. Haftalık,  aylık ve yıllık eylem planları oluşturulacak, uygulamalar izlenecek,  değerlendirilecek ve desteklenecek.

‘Eşitlik değil, adalet’

Milli eğitimin en küçük birimi olan okul ile en üst  birimi arasındaki iletişimi sağlayabilmek için önemli bir atılım olan okul  gelişim planları sayesinde, okulun ihtiyacından zamanında ve detaylı bir şekilde  haberdar olunup ihtiyacı görme ve ihtiyacı giderme süreci hız kazanmış olacak. Var olan veya oluşabilecek sorunlar öngörülerek, yerinde ve hemen  çözüm üretilecek. Okul gelişim planları ile okulun hangi alanda desteklenmesi  gerektiği ortaya çıktığında Bakanlık imkân ve kaynakları her okula ihtiyacı  oranında adil olarak dağıtılacak. Şartları elverişsiz olan okullara pozitif ayrımcılık yapılacak. “diyor.


Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız