ÖĞRETMEN OLMAK…

  • 30.11.2014 00:00

Öğretmenler günü ile ilgili bir yazı kaleme almayı çok istedim.

Dört, beş kez denememe rağmen bitiremedim.

Bir yere geliyorum; söylemek istediğimi, anlatmak istediğimi bir türlü yazıya dökemiyorum.

Acaba yanlış anlaşılır mı? 

Biryerlere dokunur mu?

Öğretmeniz ya…

Uzun süre düşündükten sonra yazmamaya karar vermiştim ki, bir zamanlar öğretmenlik yaptığımYeniçağa’dan bir öğrencim telefonunu alıncaya kadar...

İşte o hislerim…

Arayan öğrencim tıp fakültesi 3.sınıf öğrencisi olduğunu söyleyince bir an gözlerim doldu.

Öğretmenler günümü kutladı.

Biraz da hal hatır ettik. 

Beni neden aramıştı? 

Halbuki,beş yıllık öğrencilik dönemlerinde, sadece beşinci sınıfta tanışmıştık…

Altı yedi aylık öğretmen-öğrenci iletişimi…

Dokunabildiysen küçücük kalbine… 

İşte bu duyguyu ancak öğretmenler yaşayıp, hissedebilirler.

Bu his meslekle ilgili tüm sorunları unutturuyor insana…

Diktiğiniz bir fidanın meyve verdiğini ya da diktiğiniz bir çiçeğin tomurcuk açtığını görmek gibi… 

Sınıfa girdiğinizde unutuyorsunuzsorunlarınızı…

Karşınızdaki masumiyet, saflık ve içtenlik, vicdanınızla birlikte kendinizden geçiriyor sizi…

Anne ve babalarından daha güvenilir olduğunuzu hissettiriyorlar size…

Var mı böyle bir meslek?...  

Maaşınızın azlığı, toplumdaki itibarınızın düşüklüğü, memnun olmadığınız mevzuat, hukuk ve haklarınız bir tarafa…

Yaşadığınız bu anlık mutluluk bir yana…

Değer mi?

Değer…

Keşke sınıfta ve okulda kalsak, hiç dışarı çıkmasak, belki o zaman mutluluğumuz biraz daha uzun sürerdi…

Öğretmen seçiminden tutun, yetiştirilmesinden, atanmasına kadar sorun yumağı öğretmenlik mesleğinin günü kutlu olsun… 

Her şeye rağmen vicdanlarda mutluyuz…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız