BOLU’NUN MANEVİ DEĞERİ HAYRETTİN TOKÂDÎ HAZRETLERİ

  • 26.02.2014 00:00

Mübarek insanın ne zaman doğduğu bilinmemekle beraber, kabri başındaki kitabede ölüm yılı 1535 olarak görünmektedir.

 

Hocası Çelebi Cemalettin Hazretlerinden Amasya’da dersler alarak İstanbul’a gelmiş, daha sonra Bolu’ya gelerek İlk dergâhını İmaret Camii yanında kurmuş…

 

Hayreddin Tokâdî Hazretleri, Halvetiyye silsilenamelerinde, Allah Resulü (s.a.v.)'nden itibaren tarikat zincirinin yirmi sekizinci halkasında yer alır.

 

Vefatından sonra bugün kabrinin bulunduğu tepeye defnedilmiştir.

 

İslam dünyasının önemli değerlerinden biri olduğu gibi, Bolu’nun da önemli inanç turizmi merkezlerinden olmuştur.

 

Elmalık Köyü sınırları içinde olan türbede, her yıl Temmuz ayının ilk haftasında anma günü düzenlenir, ülkenin dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrar.

 

Türbe ziyaret edilerek, aş dökülür, misafirlere ikram edilir, mevlit okunur.

 

Kavurucu yaz sıcaklarında güneş ışığının zor girdiği sık ve uzun ağaçlar gölgeleriyle serinlik verir ortama…

 

Yöredeki insanların anlatımlarına göre, Abant kavşağına yakın bir yol ayrımından dönüldükten 2km sonra, yüksekçe bir tepede bulunan türbenin etrafında asırlık ağaçlar, otoyol yapımı sırasında kesilmek istenmiş ama mübarek Zat buna izin vermemiş, yol yapımında çalışan araçlar arıza yapmış, çalışmamış. Rüyalarına girerek, bu ağaçların kesilmemesini istemiş…

 

Sık sık ziyaret ettiğim, favori yerlerden biri olan bu mekânı, güzel bir Ramazan akşamı iftar açmak için Tokâdî Hayrettin Hazretlerini ailecek ziyaret ettik.

 

İftara yakın vardığımızda “Edep Ya Hu…” sözünün asılı olduğu giriş kapısından geçerek, asırlık meşe ağaçlarının gölgesinde ve yolun solundan akan dere sesinin eşliğinde kısa bir yürüyüşten sonra türbenin olduğu alana vardık.

 

Bu kapıda yazan söz ziyaretçilerin dikkat etmesi, anlamını düşünerek ziyaretlerini yapmaları amacıyla asılmış.

 

Buranın bu kadar kalabalık olabileceği hiç aklıma gelmemişti.

 

Şadırvanlarda abdest alanlar, türbe etrafında dua edenler, yemek sırasına girenler ve bir taraftan da orada gönüllü olarak yemek hazırlıkları yapan, hizmet edenler…

 

Şadırvanda abdestimizi alarak Hayrettin Tokâdî Hazretlerinin kabrini ziyaret ettik.

 

Daha sonra aş evinin yemek sırasına girdik.

 

Yemek sadece bir yerden değil, üç dört dağıtım yerinden dağıtılarak, gelen misafirlerin fazla beklememesi amaç edinilmiş.

 

Tam ezan okunduğunda bir masa bulabilmiştik.

 

Yediğim en lezzetli yemeklerdendi…

 

Mekânın maneviyatı ve cemaatin kalabalıklığından olsa gerek…

 

Doğrusu böyle bir lezzet beklemiyordum…

 

Ramazan ayı dışında da geldiğinizde aş evinde üç öğün aş kaynamakta…

 

Peki, nereden geliyor bu değirmenin suyu?...

 

Bu manevi yerin bakımını, hizmetini bir vakıf üstlenmiş.

 

Ayrıca hayırseverler tarafından da sürekli desteklenmektedir.

 

Hatta Ankara Büyükşehir Belediyesinin de bu yerin çevre düzenlemesine yardım ettiği bilinmektedir.

 

Piknik alanları da mevcut olan bu yer, meşe ağaçlarının altında bir serinlik sunar.

 

Türbenin üst tarafında basamaklı kısa bir yokuş çıkıldıktan sonra, içinde kaplumbağalar ve turuncu renkli balıklar olan küçük bir göl bulunur.

 

Bu göl, etrafındaki piknik masalarıyla, şırıl şırıl akan dereleriyle misafirlerine huzurlu bir ortam sunmaktadır. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız