GÖYNÜK’Ü FOTOĞRAFLAMAK

  • 22.04.2012 00:00

 

Bir nesneyi, bir yeri fotoğraflamak için harcanan zaman, emek, enerji ve para fotoğrafçının fotoğraf çekmekten duyacağı zevki, hazzı ve mutluluğu oluşturur. Bolu Belediyesi Ressam Mehmet Yücetürk Sanat Merkezi Fotoğraf Atölyesi de fotoğraf çekmenin mutluluğunu yaşatacak bir geziyi, Bolu’nun şirin ve özünü kuruyabilen Göynük ilçesine düzenledi. 

Çubuk gölüne vardığımızda karşılaştığımız manzara iki saatlik bozuk yol çilesini bize unutturdu. Bu öyle bir yol ki, bazı Göynüklülerin Sakarya iline bağlanma isteğinin altında yatan en büyük nedenlerden biri olarak görülüyor. Çubuk gölünde bizi yüzümüzü yalayan soğuk rüzgâr ve köpekler karşıladı. Köpekler öyle misafirperverdi ki, elimizdeki simitlerimizi bile yediler. Yel değirmenlerini ilk defa bu kadar yakından görmek ve gölün güzelliği ile onları aynı fotoğraf karesinde birleştirmek muhteşemdi…

Göynük insanının sıcaklığı, misafirperverliği ve güler yüzlülüğü ikramları ile buluşunca, mideler bayram havası yaşadı… Bizi misafir eden Fatma Hanım ve annesine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum…

Gazi Süleyman Paşa Camiinde kıldığımız öğle namazından sonra Akşemsettin Hz. ziyaret ederek dualarımızı yaptık. Camiinin hemen karşısındaki köprüden geçerek, aşağıdan yukarıya doğru kadrajladığımız saat kulesine doğru dar ve dolambaçlı, taş döşeli yollardan tırmandık. Saat kulesinin bulunduğu tepeden Göynük tarihi dokusu ile muhteşemdi. Buradan da aşağıya doğru kadrajlama çalışmalarımız devam etti. Özellikle atölyede İhsan hocamızdan yeni öğrendiğimiz panaromik çekimler için bulunmaz bir fırsattı.

Tepeden inişimizin yoğunluğunu gümbür gümbür akan suyun yanındaki tarihi çınarın altında çay içerek giderdik. Bu öyle bir çınar ki, Kurtuluş Savaşındaki bazı isyancıların bu ağaca asıldığı rivayet ediliyor. Hala o iplerin asıldığı çengelleri görmek mümkün… Aslında gözlerim bayanların yöresel olarak kullandığı renkli uzun başörtüleri aradı… Gezimizin tatil gününe rastlaması bu düşüncemin gerçekleşmesini engelledi. Daha sonra İki türbe ziyareti ile gezimiz sona erdi. Biri Debbağ Dede Hazretleri diğeri ise Ömer Sıkkın Hazretleri… Bu iki Zat’ın hikâyelerini önümüzdeki hafta sizlerle paylaşacağım… Hoşçakalın…  

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız