İmamlarımız da dâhil edilsin…

  • 3.02.2018 00:00

 

Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerin performansını değerlendirmek için yeni bir uygulama başlatıyor.

Ve bu değerlendirmeyi müdürler, öğretmenler, veliler ve öğrenciler yapacaklar.

Kötü mü?

Liyakatin olduğu

Ve

Adam kayırma gibi hastalığımız olmadığı bir zamanda yaşasak,

Performansı ölçecek makamın, ölçülen makamdan daha fazla bilgi ve birikime sahip olduğuna inansak,

Kurumlarda çalışma barışının sağlandığı bir döneme tanık olsak,

Başı açık kapalı, yandaş arkadaş, kindar dindar, senden benden diyerek, farklılıklar yüzünden kalplerin kırıldığına şahit olmasak,

Sendikalara bağlı siyasetin okullara girmediğini görmesek, bilmesek; performans değerlendirme sistemi yanlış değil.

Aksine iyi denilebilir.

Çünkü kendisini geliştiren ve geliştirmeyen, ya da çalışan çalışmayan birbirinden ayrılır.

***

Ama…

Öğretmen camiasının kendi arasında bile çalışma barışının sağlanmadığı bir ortamda, bu uygulamaya hazır bir alt yapımız var mı?

Yani

Çok hızlı gidiliyor gibi.

Mesela kültür seviyeleri, anlayışları farklı olan veli; bilinçli mi?

Ya da

Kendisine bol keseden not veren, başıboş bırakan, her dediğini yapan öğretmenlere yüksek,
Sınavları ciddiyetle yapan ve disiplin kazandırmaya çalışan öğretmenlere ise düşük not verme ihtimali olan öğrenci…

Kısacası bu sisteme hazır değiliz,

Performans değerlendirme sistemine geçilecekse, sinirlendire sinirlendire değil, sindire sindire geçmeliyiz.

 ***

Rahmetlik Turgut Özal istenirse her şeyin düzelebileceğini Türk insanına gösterdi.

Kendimize olan güvenimizi geri getirdi.

Ülke geri kalmışlığını terk edip biraz sıçrama yaptı.

Ama

Yolsuzluklar ve hırsızlıklar da arttı, manevi ve ahlaki çözülme hızlandı.

Çünkü

Alt yapısı hazırlanarak geçirmemiz gereken dönemler sindire sindire değil, hızlı hızlı geçildi.

Ve

‘Benim memurum işini bilir.’ Durumuna gelindi.

Acaba

Milli Eğitimde de alt yapıyı hazırlamadan böyle bir uygulamaya geçersek bu seferde ‘Benim öğretmenim işini bilir.’ Durumu yaşanabilir mi?

***

Öğretmenlere meslek hayatı boyunca mesleki yeterlilik sınavı yapınız, seminerlere çağırınız.

Hizmet içi eğitime alınız.

Ama

Az buçuk da olsa değer gören öğretmeni, hazır olmayan bilinçsiz velinin ve öğrencinin önüne atmayınız.

Zaten yapbozlarınızla eğitim öğretim camiasının içinde bulunan herkesi sudan çıkmış balığa çevirdiniz.

Bu defa da,

Eğitimin kalitesini artırmak için yapmayı düşündüğünüz bu zamansız uygulama ile öğretmeni;

Ona buna boyun büken, ürkek, korkak, pısırık, karakter aşınması yaşayan bir insan haline çevirmeyiniz.

Yani

Yine yeni bir şeyler yapayım derken, mevcut durumu içinden daha da çıkılmaz bir hale getirmeyiniz.

 ***

İnat edip

 ‘Biz sizin ağanınız, biz ne dersek o olur’ Derseniz…

Biz de cahil değiliz ya

‘Ağanın eli tutulmaz’ sözünün ne anlama geldiğini biliriz.

Ve ağamızdan da koma durumunda olan ÖĞRETMENE son görevimizi yapmak

Ve de  

‘Merhumu nasıl bilirdiniz?’Diyerek son bir görüş almak için,

Okulların bulunduğu mahallelerdeki camilerde görev yapan İMAMLARIMIZI DA bu değerlendirme sistemine dâhil etmelerini bekleriz.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız