Kör sağır dilsiz…

  • 6.02.2017 00:00


‘Hocam bayram gazetesi için bir yazı hazırlar mısınız?

‘Hazırlarız.’ Dedik. Bolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Bülent Velioğlu’na. Hazırlayacağız da, ne yazacağız?

Kafamda bu soru; ne yazsak… Ne yazsak?

Kurban Bayramındayız ya, sadakatin ifadesi olarak Hazreti İbrahim desek, ya da teslimiyetin ifadesi Hazreti İbrahim…

Koç desek, bıçak desek…

İyi de bunlar bilinen ve bayrama kadar da çok konuşulacak şeyler, farklı bir şey yazmalıydım ve kurban ile de bağlamalıydım.

***

Bu düşünceler ile girdim Tabaklar Camisinin alt katına, sıra geldi Cuma hutbesine…

‘Elhamdülillahi Rabbbil âlemin…

Ses aşina olduğumuz Kıymetli İsmail Bozoğlu Hocam’ın sesi değildi, aynı camiden emekli İbrahim Günaydın Hocamdı hutbeyi okuyan; sesinden tanıdım.

Kulağım İbrahim Hocamızda, kafamız ise yazacağımız yazımız da…

Dediğimiz gibi oldu.

İbrahim Hocamız ‘Hazreti İbrahim’ dedi,’ Hazreti İsmail’ dedi,’ kurban’ dedi,

***

O an aklıma beraber top koşturduğumuz ‘Beyin Hüseyin’in (Rahmetlik Hüseyin Başgut)  iş arayan Üniversite mezunu oğlu Mehmet Başgut geldi.

Önümde oturan gençlere baktım o ara, başlarını önlerine eğmiş oturuyorlardı, hutbeyi mi dinliyorlardı, yoksa Mehmet Başgut gibi iş için başvuracakları yer mi düşünüyorlardı bilmem ki…

Bunlarda kurban dedim kendi kendime;  sistemin kurbanı. Mantar gibi biten üniversitelerde okuyup, iş bulmayı hayal edenler, ama bulamayanlar…

Yani

Babanın ‘ceketimi satar oğlumu okuturum.’ dediği ceketi, sıralarda otururken geçirdikleri zamanı, kurdukları hayalleri, umutları kurban olanlar…

***

Bir umutla işe başvursalar,

Da

Başvurmakla iş bitmiyor ki, çünkü liyakat aranmıyor.

Adam bulmak lazım,

Torpil lazım, boyun bükmek lazım,  

Ya partiye bir uğramak ya da bir partili bulmak lazım…

Yani

Bu seferde yaratılmışların en şereflisi olan insanın bu seferde duruşu, onuru, gururu, kurban değil mi? 

***

Hani Hazreti İbrahim’in taşı kesen bıçağı, teslimiyetin sembolü olan oğlu İsmail’i kesmemiş ve ardından koç gelmiş ve de İsmail Kurban olmaktan kurtulmuştu.

Ama

Bizim umutlarımız olan İsmaillerimiz hala daha işsizliğe, iş bulma şansını bulanlar ise yandaşçılığa kurban oluyor.

Darbe girişiminde ‘sen ben’ demeden devletinin yanında saf tutan, pkk terörünün karşısında bir olan bu memleketin evlatlarına o bıçak;  yandaşçılık, adamcılık, particilik yapıyor kesiyor.

Kurbanlar ise İsmail gibi teslim olmuşlar, ‘Devlete, millete, ümmete kurban olalım ama yönetenlerimizin bıçağı da, kör, sağır, dilsiz olmasın, kıyamet gününde o bıçağın da hesaba çekileceği unutulmasın. ‘İstiyor.

***

İş bekleyen ama devletinden de umudunu kesmeyen o kadar çok kurban var ki memleketimizde…

Her yer kurbanlık dolu…

Yarın bir gün ahrette gençlerimize iş imkânı sağlayamayanlar belki kurtulurlar ama iş bulmada yandaşçılık yapanlar, adam kayıranlar, değil koç, değil deve, sürü kesseler sıratı geçemezler.

Ha belki de kayırarak dualarını aldıklarının sırtına binerler sıratı da öyle geçerler.

Geçerler mi ki?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız