Eksik mevkileri tamamladık, gidenlerin yerine onlardan daha iyi futbolcular aldık, Antalya ‘da kamp yaptırdık.

Yani biz görevimizi yaptık.

Eeeeeee!

Hani şimdi gidin, rakipleri teker teker yenip yenip gelin

Olur!

Başka bir isteğiniz var mı?

***

Bizim futbola bakış açımız bu kadar işte!

Futbolcu al, sahaya sal,

Efe Halil tutmadı, Kemal Tokak olmadı, Tunahan hafif kaldı, Özgür, Santos sakatlandı

Alın size Kadir, yetmedi Abdül’lü Kadir, sonra Ramazan Sal,

Bizim hoca Fuat Çapa, Sivasspor’un ki Mesut Bakkal.

Eeee…

E si

Boyacı küpü gibi bu ya, daldır çıkart sonra maçı al.

****

Yazılarımızda ve katıldığımız televizyon programlarında devamlı kullanıyoruz.

Ne diyoruz?

Futbolun gerekleri ve gerçekleri…

Başka?

Futbol takımını zamanında oluşturmak ve oluşturmuş olduğun bu takımı futbolun ana prensipleri ile çalıştırmak.

Hocamız ne diyor?

‘Bu gün ilk on bire baktığımızda Soner, Diarra, Furkan, Yusuf, Poepon 5 tane oyuncumuz ilk devre bizimle sürekli oynayan oyuncularımız. Yani hocamızın açıklamasını biraz daha açmak gerekirse:

‘Biz yeniden bir takım kurduk.’ diyor,

Yani Hocamız’ oryantasyon’ (uyum) zamanına ihtiyacımız var demek istiyor.

Başka?

‘…Diğer 6 tanesi de tamamen bize sonradan katılan arkadaşlarımız. Ve ilk devre de de maç sayısı ve maç dakikası az olan arkadaşlarımız…’

Yani Hocamız ‘Bazı futbolcuların maç kondisyonu eksik.’ diyor,

Yani hocamız futbolun gerçeklerini söylüyor,

Bu arkadaşlarımızın istenilenleri sahada verebilmeleri için sadece futbolculuk kariyerleri,

Gelmiş oldukları kulüpten getirmiş oldukları fiziksel kondisyonları yeterli olmaz, maç oynamaları lazım. Diyor.

***

Hocamız Sayın Fuat Çapa’nın yukarıdaki ifadelerine aynen katılıyor ve altına imzamı atıyorum.

Ama

Hani Musa Sinan ile yakalamış olduğumuz bir pozisyon var ya, oradan yola çıkıp yaptığı,

‘Eğer o pozisyonu değerlendirmiş olsaydık, maçta daha değişik görüntü ve sonuç olacaktı. Bundan eminim.’’ Açıklamasına katılmıyorum.

Ve hocamızın bu açıklamasına da

‘Ya oyunun başında Sivassporlu Gekas golü atsaydı ne olurdu?diye soruyorum.

***

Eğer o golü atsaydık ve maçı galip tamamlasaydık, hocanın açıklamaları değişebilirdi ama bizim bu yazımız değişmezdi.

Niye?

Çünkü haftalık alınan sonuçlar ile bir futbol takımının başarısını ya da başarısızlığını değerlendirmek hepimizi yanıltabilir.

Ve bu yanılmayı sezonun ilk yarısında hepimiz yaşadık.

Çünkü takımı doğru zamanda oluşturmak farklı, oluşturulmuş takımı futbolun doğruları ile çalıştırmak farklı şeylerdi.

Baktığımızda sezon başını olduğu gibi tekrar ediyoruz. Ederken de panik yapıyoruz ve hala daha hoca ya da futbolcular üzerinden suçlu arıyoruz.

Yanlış olanda bu!

***

Futbol denilen şey artık

’İleri vur, koş! Ofansif taktik’,

‘Topu kaptırdın beri gel! Bu da defansif taktik’ anlayışından çıkmış ve bilim üzerine oturtulmuştur.

Spor psikolojisi, fizyoloji ve benzer dalları, bunların yanı sıra yıllık, aylık, haftalık, günlük planlamaları ile artık ilim olmuştur.

Yani doğru zamanda doğru işler yapmaz iseniz ne zamanında takımı oturtabilirsiniz,

Ne fiziksel kondisyonu, ne maç kondisyonu kazandırabilirsiniz,

Ne de beyinsel olarak takımı hazırlayabilirsiniz.

Bunlara bağlı olarak da;

Ne kartları azaltabilirsiniz,

Ne de sakatlıkların önüne geçebilirsiniz.

***

Yani demem o ki;

Boluspor’un şu an içinde bulunduğu sıkıntılar, sezon başından beri gelen sıkıntıların aynı şekilde devre arasında da devam ettirilmesinden başka bir şey değildir.

Manisapor beraberliği, ardından Sivasspor yenilgisi ile kaybedilen puanlar vardır.

Yani gidenler gitmiştir.

Önemli olan ise giden puanların ardından ah vah etmek değil,’ Kaybederken bile kazanmak!’ sözünden bir şeyler alabilmek eksikliklerimizin üzerine akıllıca gitmek, önümüzdeki süreci en güzel şekilde değerlendirmektir.

Şu an takımında, camianın da bir tek şeye ihtiyacı vardır.

SABIR!