Bu yazıyı okuduğunuz zaman dilimi içerisinde  inanmak istiyorum büyük bir olasılıkla Twitter’a erişim açılmış olacaktır.

Fakat 21 Mart 2014 tarihi Türkiye’de önemli bir gün olarak tarih sayfasında yerini alacaktır.

Yasaklara karşı olan bir kişi olarak, başkalarının kişilik haklarına yapılan seviyesiz, mesnetsiz saldırılara da bir o kadar karşıyım.

Birinci yasak saat 22:00’den sonraki içki yasağı…

Çeşitli platformlarda, çeşitli zamanlarda belirttiğim üzere paraya kıyarsanız bu saatten sonra eve içki servisi yapıldığı söyleniyor…

Söylenenlerin şehir efsanesi olduğunu düşünmüyorum ama yasakların bu şekilde delinmesi de hiç hoş değil…

Kumar yasak ama bahis oyunları hala daha devlet eli ile yada devlet izni ile serbestçe oynanıyor.

Peki ya twitter yasağına ne demeli?

Bir sabah kalkıyorsunuz ve twitter’a giriş yasak. (Hoş böyle bir yasağın olabileceğini yakın çevremdeki arkadaşlarım ile paylaşmıştım. Çok fazla şaşırmadım yani.)

Sonra çeşitli ayarlamalar ile twitter’a giriş sağlıyorsunuz.

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’ün söylediği gibi  “Günah işleme özgürlüğünüzü” kullanıyorsunuz ve konulmuş yasaklara rağmen twitter’a erişim sağlayarak suç işliyorsunuz.

Peki, bu suçu işleyen kişi sizi yöneten en üst kademede ki kişi, Sayın Cumhurbaşkanımız olursa?

Bize rol olması, örnek olması gereken kişi twitter sayfasından mahkemenin almış olduğu kararı, yasağı eleştiriyor!

Bilmiyorum artık kim doğru? Kim yanlış?

Kime inanacağım? Kime güveneceğim?

Özgürlükler getireceğim diyerek iktidara gelen herkes bir  şekilde özgürlük getiriyor ama ne yazık ki bu özgürlük tanımı bana ilkokulda öğretilen özgürlük tanımı ile hiç mi hiç uyuşmuyor…

Saygılarımla.