TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu olarak, 5-9 Haziran 2014 tarihleri arasında Rusya’nın Novovoronezh şehrine giden Ak Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, dün basın mensuplarıyla bir araya gelerek yerel ve ulusal gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Öncelikle Yüksel Coşkunyürek’in İl Başkanı olarak atanmasını değerlendiren Ali Ercoşkun; “Bundan sonraki süreçte el birliği ile Cumhurbaşkanlığı seçimini de bir fırsat olarak görüp hep beraber daha iyisini yapmaya gayret etmeliyiz. Bundan önce görev yapan tüm il başkanlarında olduğu gibi Ömer Sayın’da partimize dolayısı ile Bolumuza ülkemize hizmet etmek için il başkanlığı görevinde bulundu. Bu güne kadar vermiş olduğu katkılardan dolayı, çalışmalarından dolayı kendisine hem şahsım adına hem de teşkilatımız adına şükranlarımı sunuyorum. Ondan sonraki süreçte il başkanlığı görevini kimler yapabilir diye Genel Merkezimiz burada bir çalışma gerçekleştirdi. Bizlerle istişare edildi. Parti içerisindeki bütün arkadaşlar görüşlerini paylaştılar. Netice itibari ile bu görevi yapabilecek 4 arkadaşımız Genel Merkez tarafından Ankara’ya davet edildi. Teşkilat Başkanımızla yapılan mülakatlardan sonra yine aynen 4 arkadaşımız Sayın Başbakanımızla bir başka mülakat gerçekleştirdiler. Netice itibari ile Sayın Başbakanımız 22. ve 23. Dönem Bolu Milletvekilliği yapan Yüksel Coşkunyürek üzerinde karar kıldı. Bu biraz öncede söylediğim gibi bu birinin ötekinden üstünlüğünden ziyade bu işi yapabilecek 4 arkadaş içerisinden sonuçta bir kişi başkan olacak arkadaşımızın belirlenmesi şeklinde oldu. Diğer arkadaşlarımıza da göstermiş oldukları tavırdan ötürü teşekkür ediyorum. Sonuçta onlarda teşkilatımızın daha iyi noktalara gelmesi için bir irade ortaya koydular. Onlara da teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçte el birliği ile Cumhurbaşkanlığı seçimini de bir fırsat olarak görüp hep beraber daha iyisini yapmaya gayret etmeliyiz. Bu manada biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız” dedi.

“BELEDİYEMİZ GERÇEKTEN GÜZEL ÇALIŞMALAR ORTAYA KOYUYOR”

Orman Bakanlığı yetkililerinin Gölcük’ü incelemelerinin normal olduğunu söyleyen Ali Ercoşkun; “Gölcük doğa harikası, bütün Türkiye’ye mal olmuş bir yer. Türkiye’ye mal olmuş yerin daha iyi şartlarda hizmet verebilmesi için de belediyemizin yapmış olduğu çalışmalar var. Bu çalışmaları belediyemiz muhakkak ki bir gelişim planına göre yapıyor. Bakanlığın onaylamadığı bir çalışma içinde belediyemiz bulunmuyor. Dolayısı ile Sayın Müsteşarımızın ve Orman Bakanımızın Gölcük’le ilgili burayı ziyaret etmesi, gelmesi, bakması gayet doğaldır. Neden çünkü mülkiyet sahibi onlar. Bolu’nun bir değeri ama Orman Bakanlığından Bolu Belediyesinin kiraladığı bir yer. Dolayısı ile bakmaları yapılan çalışmaları yerinde görmeleri gayet doğaldır. Belediyemizde buranın en güzel şekilde değerlendirilebilmesi için gerçekten bizimde gittiğimiz zaman gidip gördüğümüz güzel çalışmalar ortaya koyuyor. Ben onun dışındaki değerlendirmeleri açıkçası dikkate almıyorum” şeklinde konuştu.

“REHİN ALMA SÜRECİNİN ÇOK BÜYÜK BİR HASSASİYETLE DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKİYOR”

Irak’ta Konsolosluk ve şoförlerin rehin alınması noktasında çok hassas davranılması gerektiğini vurgulayan Ercoşkun; “Rehin alma sürecinin çok büyük bir hassasiyetle değerlendirilmesi gerekiyor. Burada, Türkiye Cumhuriyeti olarak bizim maksadımız, bütün vatandaşlarımızın kılına bile zarar gelmeden bir an önce Türkiye’ye dönmesi. Dolayısıyla, gerek uluslararası kamu oyunda, gerekse bölgedeki tüm etkenlerle bu hassasiyetin göz önüne alınarak hareket edilmesi noktasında bir politika izliyoruz. Eğer bu bölgede bir operasyon yapılacaksa bunun, Türkiye Cumhuriyeti'nin hassasiyetlerine göre yapılması gerekir. Dolayısıyla bizim ilk önceliğimiz vatandaşlarımızın kılına zarar gelmeden Türkiye’ye dönmesi" dedi. Ercoşkun, Türk vatandaşlarının başına bir şey gelmemesi adına yapılacak operasyon ve benzeri şeylere müsaade etmenin mümkün olmadığını vurguladı. Türkiye'nin neden böyle bir süreç içinde bulunduğuna da açıklık getirmeye çalışan Ercoşkun,"Bunun birçok sebebi var. Türkiye olarak tarihi bir süreçten geçiyoruz. Bin yıllık medeniyet tarihimizde ilk defa Ağustos ayında Türkiye cumhuriyeti vatandaşları devletin başını kendi oyları ile seçecekler. Bu olaya baktığımız zaman, Osmanlı’da ve Selçuklu da dahil yani son bin yıllık medeniyet tarihimizi göz önüne aldığımız zaman ilk defa olacak bir seçim. Türkiye içerisindeki hareketliliği bu mana açıklamak gerekir” dedi.

“TÜRKİYE, BİR ENERJİ KORİDORU”

Komisyon olarak yaptıkları incelemeleri aktaran Ercoşkun; “100 yıl önce bölgede cetvellerle çizilen sınırlarla oluşturulan coğrafyalar ve ülkeler var. Bu ülkeler içerisinde, 100 yıl sonra dünyanın gelmiş olduğu nokta itibari ile özellikle enerji meselesinin aslında dünyadaki bir numaralı mesele olması ve bunun çevresinde bütün operasyonların ve hareketlerin yapılıyor olması bugünkü meseleyi daha iyi anlamamıza vesile olur. Türkiye, bir enerji koridoru olan, bu manada söz sahibi olmaya çalışan bölgesindeki oluşumları da gerek kendi siyasi ağırlığı anlamında gerekse Avrupa ile Asya arasında bir köprü olma manasında değerlendiren ve aktif olarak rol almaya çalışan bir ülke. Böyle olunca da, bu meseleler içerisinde doğal ve tabi olarak aktif bir katılımcı olacak” şeklinde konuştu.