- 24.10.2010 00:00
Diyanet Dergisi’nin son sayısında nikâhsız birlikteliklerin 'helal' olmadığı savunularak, “Bir evlenme akdine dayanmayan aile birliği saygın bir kurum kimliğini taşıyamaz. Aksine aşağılık bir zina olarak değerlendirilir” denildi
Derginin konusu ile paralel olarak Sosyal Güvenlik uygulamasında bir sorun olarak geçmiş yıllardan beri suistimal edilen ve 5510 sayılı Yasada da bu konuda özel bir düzenleme yapma gereği duyulan “muvazalı boşanma” konusundan bahsetmek istedim.
İlimizde çok sık rastlanmamakla birlikte, Zonguldak gibi bazı illerde sıkça karşılaşılan bir konudur muvazaalı boşanma. Çoğunlukla çevreden insanların yaptığı ihbarlar sonucu Kuruma intikal etmekte ve gerekli soruşturmalar sonucunda Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu ve yersiz ödemenin faiziyle geri tahsili ile sonuçlanmaktadır.
Muvazalı boşanma yapanların amacı, eş ya da babalarından ölüm aylığı alabilmek için resmi evliliklerini sona erdirip, fiilen yaşamaya devam etmek istemeleridir.
5510 sayılı Kanunun 56’ncı maddesi son fıkrasında “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96’ncı madde hükümlerine göre geri alınır” denilmektedir.
Müdürlüğümüz çalışanlarından Fatih BAŞPINAR tarafından kaleme alınan konu ile ilgili güzel bir şiiri sizlerle paylaşmak istiyorum:
BİR AYLIK İÇİN
Sormayın komşular çektiğim çileyi
Reklam oldum, bir aylık için
Etmeyin ben gibi, Devlete hileyi
Dillere düştüm, bir aylık için
Karşı köyden topal Emine
Pazarda girdi cahil beynime
Yalandan delilik edip Hakime
Kocamdan boşandım, bir aylık için
Boşandım dediysem sanmayın essah
Aynı gün kıydırdık İmama nikah
Beraber yaşıyoruz , modadır vallah
Sosyeteye karıştım, bir aylık için
Evvela iyiydi,güzeldi her şey
Maaşım vardı oh ne güzel şey
El üstünde tutuyordu benim bey
Matmazel olmuştum bir aylık için
Anamgilin evde mevzu olmuşum
Babamın tek kızı ben miymişim?
Para istedi önce küçük kardeşim
Bacıma küstüm, bir aylık için
Ortanca bacımın hasta kocası
Rahmana yürüdü Kasım ortası
İkiye bölündü bizim baba parası
Taziyeye gitmedim, bir aylık için
Bizi görüp kıskandı bacım Nevriye
Boşanmak için Muhtarı soktu devreye
Ocağı batmayasıca, imanı gevreye
Ona da sövdüm, bir aylık için
Koşup Devlete aylıktan pay istemiş
Memur durumu anlayıp ‘Abla dur’ demiş
“Boşanan geliyor bu nasıl bir iş”
Fırsatçı oldum bir aylık için
Anlayınca aylığın verilmeyeceğini
Anlatmış ne işler çevirdiğimi
Şikayet etmiş kendi öz kardeşini
Birbirimize düştük, bir aylık için
Mavi bir araba girdi avluya
Gıravatlı adamlar geldi kapıya
Aldılar beni çapraz sorguya
Yalancı oldum, bir aylık için
Söyleyecek başka laf arıyordum ki
İçerden çıktı geldi bizimki
Birde adamlara “Hoş geldiniz” demez mi
Suçüstü basıldık, bir aylık için
Hiçbir şey demeden gitti Memurlar
Şahit bulup hakkımızda rapor tutmuşlar
Durumu anlatmış bütün komşular
Köylüye de küstük, bir aylık için
Tez geldi aylığın kesilme haberi
SGK’ya yolladım oğlum Ömeri
Ana dedi: “Kızdırmışsın Devleti”
Oğlumdan utandım, bir aylık için
Arife günü geldi postacı Rıfat
Mezarlıkta verdi bana tebligat
Şeytan dedi: “Alma, yırt at”
Postacı taşladım, bir aylık için
Bir hışımla geldim koşarak eve
Okuttum mektubu torun Mehmede
Çıkartmışlar bana yersiz ödeme
İnekleri sattım, bir aylık için
Bayram günü televizyonda bir hoca
Yetim hakkı ile gidilmez diyor huzura
Gerçek yetimler bakmasınlar kusura
Günaha girdim, bir aylık için
Yetim hakkı yedim, bir aylık için.
Yorum Yap