- 3.10.2010 00:00
Televizyon kanallarında ki,gazetelerde ki ve internette ki haberleri takip ediyorsanız mutlaka bilirsiniz. Gündem her zaman yoğundur.Bir yanda terör olayları,bir yanda devlet içinde devlet gibi derin,labirentli akılalmaz oyunlar, bir yanda öldürülenler,bir yanda kaçırılanlar,hele hele son zamanlarda ekranlarda bolca gösterilen,mobese kameralarına takılan trafik kazaları ve hazin sonlar….
Sokakta gördüğüm iki insandan birisinin neden kaşları çatık şaşırmak lazım.Güne bu kaoslarla başlayan insanların yüzünde gülücükler açmaz her halde.Bir de bu kavramlara ekonomik sıkıntıları, sağlık sorunlarını, kredi kartı mağdurlarını v.s. eklersek seyredin etraftaki manzaraları…
Şapkamızı önümüze koyup şöyle bir düşünelim.Aslında hayat bir varmış.. bir yokmuş…
Daha dün gibiydi oğlumun doğduğu ilk dakikaları hatırlıyorum.Yanımdaki yatağa bıraktıklarında bana dik dik baktığını görünce ben de irkilmiştim.niye taa gözlerimin içine bakıyordu bu yavrucak.Nasıl bir yere geldiğini anlamaya çalışıyordu herhalde..
Büyürken de bu bakışları hep gördüm.Hastalandığında hastalığının derecesini anlamak için hep gözlerime bakıyordu.Eğer annesinin yüzünde hafif bir gülümseme ile sesinde güven veren tonla söylenmiş sözler varsa hastalığının hafif olduğunu anlar, güçlü olur, oyunlara dalar daha çabuk iyileşirdi.
Ne zaman işlerim yoğun olsa stresimi yüzümden anlar o da strese girerdi.Bense buna bir anlam veremezdim.
Okula başladığı ilk gün yine ara sıra yüzümü gözlemlediğini gördüm.Ne yalan söyleyeyim ben de ona öyle alışmıştım ki bir türlü bırakmak istemiyordum sanki.Sınıfın dışında iki tenefüs bekledikten sonra ona aklındaki soru işaretlerini giderecek bir konuşma yaptım.Bende ki rahatlığı fark edince “gidebilirsin artık anne.” Dedi.
Anladım ki çocuklar hep yüzüme bakıyor ve onlarda o hal ile halleniyordu.
Ve bir kez daha anladım ki ; Biz büyükler mutluluğu yakalayabilmeliyiz ki çocuklarımız yüzümüze baktıklarında hüzünlü gelecekler görmesinler.
İşte tüm bunları düşündüğüm anlarda şu mısralar çıktı kalemimden;
Huzuru dağlarda ara,akan sularda durul,
Mutluluk kalbinde…
Mutluluk ellerinde…
Mutluluk, gülen bir çocuğun gözlerinde,
İnan…
Bir anlayabilsen,bu Dünya’da her şey yalan!
Yaşadığın her anın tadını çıkartabiliyorsan,
Sen en şanslı insansın o zaman.
Kapat gözlerini! Kalbini sıkıyorsa düşünceler,
Duy müziğin usta nağmelerini,
Huzuru kemanda ara, neyde ara…
Huzuru uçan bir kuşun kanat çırpışında,
Doğan bir günün ilk ışıklarında,
Yediğin lokmayı ilk tadışında ara!
Sen özelsin bu romanda,
İnan!
Bir anlayabilsen bu Dünya’da her şey yalan!
Yorum Yap