- 14.10.2019 00:00
Dünyanın en çok konuşulan 10 dilinden biri olan Türkçeyi usul usul öldürüyoruz.
Sıradan halkı bir kenara koyun, hatasız, anlaşılır bir dille yazıp konuşabilen profesörlerimiz bile çok çok azaldı.
Makalelerde, açık oturumlarda dahi 300-500 sözcüğün dışına çıkamaz olduk. Öte yandan Sivas'ın Kangal köpekleri bile 300 kelime öğrenebiliyor...
Ekonomistlerimiz yüzde 90 oranında İngilizce konuşuyor.
Din adamlarımız yüzde 99 oranında Arapça konuşuyor.
Gençlerimiz kanka, naber, slm, kib, aeo, hı, ha, oha, ooo dışında bir ses çıkarmaz oldu.
Pazarcılarımız Acem çerçileri gibi bağırıyor.
Felsefi konulardaki kitapları son 50 yıldır anlayamaz olduk. Sanırım onlar Mars, Venüs Türkçesine geçtiler.
Topçu tayfasının dilini zaten hiç çözemiyoruz.
Magazin, Youtube, Instagram fenomenleri Türkçeyi Teksas'ta öğrenmiş gibiler.
Edebiyatla ilgili dergilerdeki şiir, hikâye ve denemelerin çoguna tahammül etmek artık mümkün değil.
Türkçeyi geliştirmekten sorumlu cenahın uzmanlarının son yarım asırda "özçekim" adlı sevimsiz kelimeden başka bir icatları da yok.
Medyanın haber ve yorum dili tamamen yozlaştı. En kaba, en çukur, en cahil dili kullananlar çok beğenilir oldu.
1.5 saatlik (5-6 bin saniyelik) yerli (?) filmlerde 500-600 küfür sözcüğü yer bulabilmekte...
Fransızlar, Almanlar, Yunanlar kadar dilimizi korumaktan aciz miyiz?
Radyo ve TV'leri izleyen RTÜK gibi yazılı, sözlü organlardaki kirli, takır tukur dili cezalandıracak bir yapı oluşturamaz mıyız?
Neden bu kadar tatsız, imlasız, monoton konuşur olduk?
Ali Özdemir
Yorum Yap