Bir kitleyi, topluluğu, ekibi, grubu, şirketi, kurumu, takımı bir noktadan alıp kısa sürede 5-10 basamak birden yükseltmeye kalktığınızda karşınıza bin bir tane engel çıkarılacağını biliniz...

Bu her ülkede böyledir. Değişime açık olanlar hep dışlanır. Uçuk, kaçık, çatlak, anormal, dengesiz, uyumsuz, çıkıntı gibi etiketler üzerinize yapıştırılır.

Okumayan, yazmayan, çağın koşullarını, perspektifini idrak edemeyenler, mütefekkirlere,   araştırmacılara destek olmazlar.

Senenin yarısını tatille, uykuyla geçirenlere proje kelimesi çok itici gelir. Zira her bir proje ter dökmeyi gerektirir.

8 milyar insanın yaşadığı gezegende sadece 8 milyon kadar projeci insan yaşamaktadır. Bütün planlar, projeler, patentler binde 1'lik kitlenin eseridir.

Mimar Sinan, Edison, Tesla, Gauss, Maxwell, Thomson, Graham Bell, Henry Ford, Bill Gates, Ohm, Volta, Steve Jobs, Bayer, Toyoda vb. gibi projecilere hiç huzur verilmemiş, gün gösterilmemiştir.

İtalyan bilgin Pareto şunu demiştir: Her kurumda işlerin yüzde 80'ini daima yüzde 20'lik kitle yapar. Yüzde 80'lik dilim, çalışma olacağı zaman izin, rapor, hastalık gerekçelerinin arkasına saklanarak araziye uyar.

Japon, Finli, Çinli, Koreli ve Singapurlularda  proje, değişim kavramları çok tepki çekmez. Zira bu milletler cağın gerektirdiği eğitim örgüsünü (sistemini) olusturabilmişlerdir.

Ülkenin birisinde, bazı meslek erbapları yılda sadece 76 gün mesai yaparak, evet sadece yetmiş altı gün, 12 ay maaş alabilmektedir. Biraz daha uyanık olanlar izinler ve raporlar alarak bu rakamı 50 güne düşürebilmektedirler.

50 defa 8 saat çalışıyormuş gibi yapıp, 365 günün yevmiyesini alanların TSE, CE, ISO, 5S, KAIZEN, TKY kavramlarının şartnamelerini benimseyip  uygulamasını beklemek akıl dışıdır.

Çağımızın en güçlü devletleri bilgi üretenlerdir. Mars'a insansız araç gönderebilmek için matematik, fizik, kimya, mekanik, elektronik, bilgisayar bilmek icap eder. Ezberci modelle sistem yürümez.

Her toplumun iş yapma yöntemi farklıdır. İtalyanın, Belcikalı'nın çalışma kurgusu bize uymaz. O nedenle oturup kendi yerli modelimizi yazmamız icap eder.

Her iş önce düşünce, yazı, plan, proje ile başlar. Plan yoksa pilav da yoktur.

Bir ekibi kısa sürede 5-10 basamak birden sıçratmaya kalktığınızda sizi 5-10 yıl erken ölüme göndereceklerini biliniz. Bu asırlar boyunca böyle olmuştur.

Eski köye yeni adet getirmek, sürüden ayrılmak, icat çıkarmak, kaliteden söz etmek sizin düşmanlarınızın sayısını artıracaktır.

Ali Özdemir
www.aliozdemir.net
0505 220 83 85
Bolu