İzzet Baysal’ı Türkiye ve dünya daha iyi tanımalı

  • 11.05.2015 00:00

 

 

25 yıldır Türkiye’nin bir çok şehrinde mevzu hayırseverliğe geldiğinde İzzet Baysal’ın kim olduğunu anlatmaya çalıştım… Bu anlatımlarda hep şunu fark ettim. Bir çok insanımız İzzet Baysal’ı hiç tanımıyor.

 

 

Yolu Bolu’ya düşenler “Baysal” ismini sıklıkla gördüğünü ama bunun nereden kaynaklandığını ayrıntılı bilmediğini dile getirdiler.

 

İzzet Baysal’ın hayat felsefesi (yolu) yeni kuşaklar tarafından çok iyi anlaşılmış olsa bu kadar israf, görgüsüzlük, hırtlık, çiğlik, cahillik, tembellik olmayacaktır... Baysal tarafından yapılan onlarca eğitim kurumunun bazılarında perişanlık değil bilim hüküm sürecektir. AİBÜ’yü İTÜ, ODTÜ, BOĞAZİÇİ kalitesinde bir üniversite olarak işitmek istiyoruz artık. Bunun için 100 yıl daha beklemeyelim.

 

PISA’nın ölçümlerinde, ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda matematik, fizik, kimya, Türkçe gibi derslerde doğru çözme oranı yüzde 5-10’lar seviyesine inmiş halde. Çok kaliteli eğitim veren okulları listeden çıkardığımızda yüzde 90’lık kitlenin doğruyu bulma ortalamaları yüzde 1’lere iniyor. Bu kalitesizliği, boşluğu tamamen eğitim sisteminin kötü olmasına yıkamayız. Hiç okul olmadan da bir çok şeyi öğrenme imkanının olduğu bir çağda yaşıyoruz. Video yayınlama sitelerinde fedakar insanların hazırlayıp ücretsiz olarak sunduğu binlerce ders videosu var. Dağın başında yaşayan kişiler bile evinden bir çok konuda derslere erişebilir.   

 

Sadece Bolu’da yapılan panel, konferans, konser, bale, opera, sergi, yürüyüş etkinlikleriyle İzzet Baysal’ı ve onun düşünce eksenini yeni kuşaklara aktaramayız. Bu çalışmalar yeterli değildir.

 

Bu konuda söz etme cesaretini kimden alıyorsun, sen de kimsin kardeşim diyenlere şunu söyleyebilirim: Üniversite eğitimimi İzzet Baysal Vakfı’nın sağladığı burs ile tamamlayabildim. 30 yıl önce İstanbul Topkapı’da bulunan mütevazı fabrikada kendisiyle bir çok defalar görüşmelerim oldu. Kendisinin tavsiyelerini dinledim. 1989 yılındaki son görüşmemizde özet olarak şunları söylemişti: “Oğlum, biz sana öğrenim bursunu karşılıksız olarak verdik. Senden şunu rica ediyorum: Çok çalışkan ol, memleketin kalkınması için çaba göster, israf içinde yaşama, öğretmenlik mesleğini en iyi şekilde yapmaya çalış. Kanunlara oy. Doğru yoldan şaşma…”

 

İzzet Baysal Beyefendinin kurduğu vakfın desteği olmasaydı belki üniversiteyi bitiremezdim.

 

Tasarrufu, kalkınmayı, sanayileşmeyi, çevre temizliğini, modernleşmeyi, bilgi toplumu olmayı, geçmişini (tarihi) doğru bilmeyi, çalışkanlığı, üretkenliği temel alan bir insan olan rahmetli Baysal’ın yerel ve ulusal çapta yeterince tanıtılmadığını, işin panayır havasından kurtarılamadığını gözlemliyorum. Bu benim kişisel görüşümdür. Belki yanılıyor olabilirim. Ancak ulusal medyada İzzet Baysal’ı pek göremiyoruz.  

 

Bu yazıda politik sataşma, kötüleme yoktur. Öküz altında buzağı aramayınız. Demokrasi olan ülkelerde herkes düşüncelerini serbestçe ifade edebilir. Yazının ana amacı daha nitelikli bir toplum olmanın mümkün olduğunu dile getirmektir. Ülkemizin her türlü potansiyeli fazlasıyla vardır. Sadece organizasyonu iyi yapamıyoruz.

    

Ali Özdemir

Eğitimci - Yazar

0505 220 83 85 – www.aliozdemir.net - aozdemir53@hotmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız