1950’li yıllarda bulunan transistör adlı devre elemanı sayesinde elektronik sistemler küçülmeye, akıllı olmaya, fiyatları düşmeye başladı.

Evlerimiz elektrikli ve elektronik aygıtlarla doldu. Tarımda, hayvancılıkta, ulaşımda, iletişimde, eğitimde, eğlencede, medyada teknolojinin etkileri öne çıkmaya başladı.

Son 60 yılda yaşanan bilimsel gelişmeler yaşantımızı yüzde 80 oranında kolaylaştırdı.

1990’lı yıllardan itibaren bilgisayarla, cep telefonuyla tanıştık. Ortalama bir konutta bile 30 kadar farklı teknolojik aygıt kullanıyoruz.

Evinizde ve taşıtlarımızda kullanılan aygıtların parçalarının yüzde 90-95’i Çin, Japonya, Güney Kore, Malezya, Singapur, Tayland, Hindistan vb. gibi Uzakdoğu ülkelerinde yapılıyor. Bu parçaların patenti (bulucusu) kim diye baktığımızda ise ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, İsrail, Kanada, İsveç, Finlandiya gibi ülkelerin araştırmacıları çıkıyor.

57 Müslüman ülkenin (yaklaşık 1,5 milyarlık kitle) yıllık bilimsel makale sayısı 7 milyonluk İsrail’den az. Yine tüm Müslüman ülkelerin yıllık üretimi 60 milyonluk İtalya’dan az. İslam ülkelerinin uzayda araştırma üssü yok. Yine Müslümanların okyanuslarda dolaşan devasa araştırma gemileri bulunmuyor.

Eğitim sürecindeki çocuklarımıza üretici olmayı, bir ürün tasarlamayı, kendine yetebilmeyi, özgüveni, ulusal sevgiyi, yasalara uymayı, meslek insanı olmayı öğretemediğimiz sürece zorunlu eğitimi 20 yıla da çıkarsak zenginleşemeyiz.

Tükettiğinden fazla üretmeyi bilmeyen bir toplum ise her yıl 100 milyar dolarlık öz kaynağını telefona, sigaraya, süs eşyalarına, bilgisayara dökmeye devam eder. 2012 yılı itibariyle 17 milyon hanenin yüzde 60’ında bilgisayar, yazıcı vb. var. Ama bu ürünlerin parçalarının yüzde 99’u tarafımızdan üretilmiş değil.

Sadece tarımla, basit makinelerle, dışarıdan getirilen parçaları birleştirmekle ilerleme zor diyorum.   Türkiye son 90 yılda çok büyük gelişme gösterdi. Ancak son 60 yıldaki teknolojik gelişmeyi kendisine mal edemedi. Mesleki-teknik eğitim layık olduğu desteği göremedi.

Ali Özdemir

www.aliozdemir.net

KIBRIS