Bolu Sürgün yeri mi?

  • 24.02.2014 00:00

 

Kemal Sunal'ın "Deli Deli Küpeli" filmini bilirsiniz. Benim de okumaktan gurur duyduğum GÜ Bolu İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin binası ve yakınındaki Elmalık köyünde çekilen film kar yağışı sırasında devletin ulaşamadığı bir kasabada yaşananları anlatır.

Cevat Fehmi Başkurt'un "Buzlar Çözülmeden" isimli eserinden uyarlanan filmde Tımarhane'den -ki filmde bizim okul binasıydı- kaçan iki delinin kaymakam ve savcı sanılıp ilçe merkezindeki dalavereleri çözme mücadeleleri anlatılıyordu.

Akıllıların berbat ettiği şehri deliler düzeltmişti.

Unutulmuş ve karlar yüzünden ulaşılamayan ve sorunlu bir yer için ne kadar "manidar" ki Bolu seçilmişti.


***


Bu filmi neden hatırladım, anlatayım.

Bir zamanlar Ergenekon davasının savcısı olduğunu söyleyen Başbakan bugün Ergenekon'dan yargılananlara haksızlık yapıldığını bunun "paralel devlet"in işi olduğunu söylüyor.

Hal böyle olunca dönemin aktörlerinin rolleri de değişti.

Mesela Zekeriya Öz…

Öz'ün "İtalya'nın Temiz Eller Savcısı"na benzetildiği günler çok geride kaldı…

Zekeriya Öz Bolu'ya 'düz' savcı olarak atandı.

Eee tabi! hukuken irdelemeye kalktığınız Başbakan ya da bakanların oğlu olunca böyle oluyor, gözden düşüyorsunuz.

Hatta "tu kaka" oluyorsunuz.

Öz'ün durumuna bakıldığında bunun adı "sürgün"dür.

Bizim içinse sürgün yerinin ilimiz "Bolu" olması çok manidar.


***


İktidarın Bolu'ya bakışında bir temel sorun mu var bilmiyorum ama yeni Valiler Kararnamesi bu duygumu pekiştirdi.

Biliyorsunuz Vali İbrahim Özçimen merkez valisi olarak atandı. Yani hükümetlerin beğenmediği isimleri çektiği yerde.

Peki yerine kim geldi:

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Zahteroğulları atandı.

Düşünün bakalım bakanlığın ikinci damalığından il valiliğine gelmek terfi midir tenzili rütbe midir?

Elbette "paralel" bir geçiş olduğu en üst düzey değişim olduğu iddia edilse de "demek ki bakanlıkta bir sorun var ki müsteşarı ayrılıyor.

Vizontele Tuuba filminde Kütüphanesi olmayan ilçeye atanan Kütüphane müdürünü karşılayan deli Emin gibi hissediyorum. Kütüphane müdürünün ilçelerine geldiğini anlayan Deli Emin "Aman ne şeref ne şeref, bir de kütüphanemiz olsa tam olacaktı" deyivermişti.



***


Lafı uzatmayalım, AK Parti iktidarının kavgaları ve bürokratlarının koltukları değil derdim…

Derdim şu; acaba Bolu Batı illeri içindeki ikincil dereceden bir sürgün yeri olarak mı algılanıyor?

Böyle bir şey olabilir mi?

Seçim üstü benim de aklıma gelenlere bak!

Umarım bu sadece benim hezeyanımdır.


Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız