Ülkemizde son günlerde yine ekonomi de fırtınalı günler başladı.

Dengeler altüst oldu. 2020 Yılı Kasım ayının ortalarında düşük seyreden faize karşı aşırı yükselen kur atağını önlemek için önce Maliye ve Ekonomi Bakanı Berat Albayrak ile Merkez Bankası Başkanının görevine son verildi.

Ardından göreve getirilen Maliye ve Ekonomi Bakanı Lütfi Elvan ve Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, yönetiminde 4 aylık zamanda faizleri yükselterek döviz ve altın fiyatlarındaki yükselişi durduran ve doları 6,97’lere kadar düşüren, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından görevden alınıp, yerine Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu’nu Merkez Bankası Başkanlığına atandı.

Piyasalar da yeniden yükselişe geçen döviz ve altın fiyatları hızla yukarı seviyelere geldi. Daha sonra dolar fiyatları 7,49’lara kadar geriledi.

Dolardaki bu gerileme kısa sürdü ve bir hafta aradan sonra Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Murat Çetinkaya’nın görevden alınması ve yerine Mustafa Duman’ın getirilmesiyle adeta piyasaların ateşi yükseldi.

Borsada ise endeks 1377’lere geriledi. Dolarda ise yazıyı yazdığım saatlerde 8,38 TL’lerde bir seyir izliyordu.

Euro ise 9,82 bandında seyrediyordu. Gram altın 456TL, Çeyrek altın ise 745 TL seviyelerinde seyrediyordu. Evet, sevgili okurlar piyasalar altüst olmuş durumda. Mart ayı geldiğinde malumunuz olduğu üzere iş dünyası vergi ödemeleri ile baş başa kalır.

Covid -19 salgını 1 yılını doldurduğu şu günlerde, ülkemizde tekrar yüksek seviyelerde görülmeye ve hastalığa yakalananların ölüm oranlarında da yükseliş artıyor.

Dövize duyulan ihtiyacın artması ile borsadan çıkan, özellikle yabancı yatırımcı borsayı aşağılara çekti. Yükselen altın ve dövize rağbetin artması faizin yüksek seyrine rağmen, döviz ve altındaki yüksek fiyat piyasalardaki nakit ihtiyacını artırmakta.

Özellikle kamu bankalarının ihtiyacı olan esnaf ve tüccara düşük maliyetle kredi sunması ise piyasalarda rağbet görmesine rağmen sıkıntıdaki insanları rahatlatmaya yetmedi. Merkez Bankası Başkanının kısa zamanda mevduat faizlerinde düşüş olmayacağı açıklamaları ise piyasalarda kabul görmüş gibi algılanmadı.

Bu nedenle piyasalardaki rüzgârın etkisi yaz döneminin başına kadar sürer gibi geliyor. Yaz döneminin başlaması ile turizm sezonunun açılması, salgının etkisini yitirmesi, düğünlerin başlaması ile açılacak olan piyasaların hareketlenmesi ile rahat bir nefes alırız diye umuyorum.

Değerli okurlarım yazıma burada son verirken hepinize saygılar ve sevgiler sunuyorum.