Bu tohumu kim ekecek şimdi...

  • 9.02.2019 00:00

 

Sevgili abim Fatih Maradit gazetesinde bir hikayeyi kaleme almış

Okuyunca çok hoşuma gitti .

Ne hikmetse bu günü anlatıyordu.

Paylaşmak istedim.

Bir zamanlar Çin’de yoksul bir adam, o denli aç ve bitkin düşmüştü ki, kendini tutamayıp bir armut çalmış.

Adamı yakalayıp, imparatorun karşısına cezalandırılmak üzere çıkarmışlar. Yoksul adam, imparatora şöyle demiş: “Değerli efendim, çok açtım dayanamadım çaldım.

Beni affetmeniz için yalvarıyorum. Eğer beni af ederseniz, size paha biçilmez bir armağanım olacak.” İmparator dudak bükmüş:

“Senin gibi birinde paha biçilmez ne olabilir ki?” Bunun üzerine yoksul adam, avucunun içindeki armut çekirdeğini uzatmış ve “Bu çekirdeği ekerseniz, bir gün içerisinde altın meyveler veren bir ağacın yeşereceğini göreceksiniz” demiş. İmparator bir kahkaha atarak; “Ek o zaman, altın meyveleri görünce affederim seni.”

*

Yoksul adam: “Haşmetlim bu tohumu ben ekemem, çünkü ben bir hırsızım. Bu sihirli tohumu ancak ömründe hiç çalmamış, başkalarına haksızlık yapmamış, yalan söylememiş biri ekebilir. Tohum o zaman gücünü gösterir, aksi takdirde onu ekeni zehirler, tarif edilmez acılarla öldürür. Sultanım, bu tohumu ancak siz ekebilirsiniz!!!” demiş..

İmparator irkilmiş!..

Suratını asmış, yüzü kızarmış ve bir süre düşünüp sonra da hırçın bir sesle: “Ben imparatorum, bahçıvan değil, o tohumu yardımcıma ver eksin de, altın meyveleri görelim,” demiş..

Yoksul adam tohumu imparatorun yardımcısına uzatınca; yardımcı da önce şöyle bir düşünmüş-taşınmış, suratını asmış, kızarmış-bozarmış ve sonra telaş içerisinde İmparatora dönüp itiraz etmiş:

“Ben ekim biçim işlerinde çok beceriksizim efendim. Sihirli tohumu yanlış eker ziyan ederim bence bu tohumu hazinedar başı eksin.” Uyanık hazinedar başı ise hemen bir başka bahane uydurarak bu görevi bir başkasına devretmiş..

Orada bulunan herkes, yoksulun ne yapmak istediğini anlayarak, bir bir sudan sebeplerle tohumu ekme görevinden kaçınmışlar..

*

Sonra İmparator doğan sessizliğin içerisinde bir süre düşünmüş..

Başı önünde duran yardımcısına, hazinedara ve bütün görevlilere dik dik bakmış ve; “Hadi bakalım bu hırsız bahçıvana tohumunun nasıl altın meyve verdiğini hep birlikte gösterip sevindirelim” diyerek, cebinden bir altın çıkarıp yoksul adama tutması için atmış..

Oradakilerin tümü ceplerinden sessiz sedasız birer altın çıkarıp adama verdikten sonra, imparator gülerek adama seslenmiş:

- Bas git buradan be adam, bu verdiğin ders hepimize yeter!

ANLAYAN ANLADI ANLAYAMAYANA KISA BİR SÜRE SONRA NEREDE KALMIŞTIK DİYECEĞİZ... ŞEVKAT TOKADI...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız