27 MAYIS VE CUMHURBAŞKANLIĞI

  • 27.05.2016 00:00

                  

     Bugün 27 Mayıs, kanlı darbesinin yıldönümü, bu darbe konusunda bugüne kadar binlerce yazı yazıldı, yorumlar yapıldı. Hatta onlarca belgesel film çekildi.

    Ama darbenin asıl nedeni olarak gördüğüm konuda benim bildiğim bir yorum yapılmadı, yapıldıysa da görmedim. Aslıda 27 Mayıs'a kadar Cumhurbaşkanlığı makamını hep iktidar partisinin genel başkanları doldurmuştu. 1ve 2. Cumhurbaşkanları iktidarda bulunan tek partinin genel başkanlarıydı. Birisini partisi “ebedi şef”, ikincisini de “milli şef” olarak vasıflandırmıştı.

     Bu durumun ilelebet sürüp gitmesi için halk üzerinde gereken baskıda kurulmuştu. Zaman geçip halkın yeterince sindirildiğini, artık devletluların emirlerinden çıkamayacağını düşündüklerinde çok partili siyasi hayatı denemek istediler. Yapılan ilk ciddi genel seçimde de halk kendilerini alaşağı etti. iktidara gelen partinin genel başkanı da Cumhurbaşkanlığında oturan “milli şefin” yerine o makama çıktı.

    Önceleri halkın bu durumdan döneceğini umarak sabretmeyi denediler. 1 seçim, 2 seçim, 3 seçim.... artık halkın bir daha kendilerini iktidara taşımayacağını anlayınca çare aramaya başladılar. Aylarca hazırlıklar yaparak 27 Mayıs 1960 tarihinde o meş’um ve kanlı darbeyi yaptılar.

    Yapılan bu kanlı darbe ile partilerinin yeniden tek başına iktidara gelmesini sağlayacak mekanizmaları oluşturmaları mümkün olmadı. Ama siyasi düzeni vesayet altına alarak hiç olmazsa Cumhurbaşkanlığı makamını kendileri için garantilemenin yolunu buldular.

    Her 7 yılda bir seçimi yapılan cumhurbaşkanlığı için başta ordu olmak üzere tüm vesayetçi odaklar kullanılıp uzun süre bu makama asker kökenliler seçildi. Hatta seçimin yapıldığı günlerde TBMM üzerinde jetler uçurularak korku ile istediklerini sağladılar.

     Askeri vesayetçilerden seçmelerinin mümkün olmadığı zamanlarda, yargıdaki vesayetçileri cumhurbaşkanı seçmenin yollarını aradılar. Halkın temsilcileri seçilmesin diye alenen yargıyı kötüye kullandılar. 

         Neticede 2007 yılında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi benimsenince siyasetçilerden cumhurbaşkanı seçmenin önünde herhangi bir engel kalmadı. Halk da 2014 yılında ilk defa sandığa giderek cumhurbaşkanını seçti.

       Ama vesayet odaklarının çabaları bir türlü bitmedi. Cumhurbaşkanını halk seçse de makama oturduktan sonra kendisini seçenlerle ve partisi ile bağını koparmasını öngören vesayetçi anlayışı devam ettirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Çünkü biliyorlar ki halkla bağı devam ederse ya batının bize uygun gördüğü sömürge toplumu olma planlarına karşı çıkacak yada bir daha seçilmeyi rüyasında bile göremeyecektir. Halka rağmen demokrat olmak, halk istemediği halde batıya kuyruk olma durumuna karşı çıkacaktır.

      Yeri gelmişken bu tespiti yapalım. Ülkemizde batı menfaatlerini halkın menfaatlerinden daha çok önceleyen bir yapı kurulduğu için bu sistemi koruyacak her türlü atraksiyon batının desteğinde yapılmış, batı hem ülkemizde hem de tüm İslam dünyasında yapılan darbeleri kendi ilkelerini de bir kenara bırakarak desteklemiştir. 27 Mayıs'ta12 Mart'ta12 Eylül'de 28 Şubat'ta böyle olduğu gibi Mısırdaki darbe de yine bu yüzden desteklenmiştir.

      Şimdilerde M. Kemal Paşayı ve İsmet İnönü’yü yere-göğe koymayanların onların kurup yürüttüğü “partili cumhurbaşkanı” sistemine karşı çıkmaları da batının ülkemiz idarecileri ile halkının arasına duvar ören bu acayip sistemin devamında kendi menfaatlerinin olmasıdır. Buna hiç kuşkunuz olmasın. Eğer batıcı birisinin ülkemizde halk oyu ile cumhurbaşkanı seçeceğini tahmin etseler buna yeşil ışık yakarlar. Bizim muhalefet de ağzını açıp muhalefet edemez.

    Çünkü ülkemizde ana muhalefet zaten kasetlerle batılılar tarafından dizayn edildi. Kürt siyasetçiler sırtlarını batıya dayamışlar. Kala, kala milliyetçi muhalefet kalıyor, onu da şu sıralarda batının istekleri istikametinde oluşturma gayretleri devam ediyor.

     Tüm darbelerin ve darbe girişimlerinin sebebi cumhurbaşkanlığı seçimleri olduğu gibi 27  Mayıs'ın sebebi de cumhurbaşkanının halktan kopuk bir konumda olmasını temin için yapıldığına kuşkunuz olmasın.

      Selamlarımla...

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız