ZIVANADAN ÇIKANLAR!!

  • 24.01.2016 00:00

       


        Zıvana; bu kavram bilindiği gibi marangozluk, mobilyacılık kavramıdır. Bir ağacın başka bir ağaçla bağlantısı için , birisine bir delik açılır, diğerinde de bu deliğe girecek yontma yapılarak birleştirilir. Birbirine olan bağları kolayca çıkmasın diye tutkal ile yapıştırılır. Kullanılmaya bağlı olarak tutkal özelliğini kaybederek bağlantı kopar ve zıvanadan çıkma gerçekleşir.

        Bu durum özellikle sandalye ve koltuklarda tehlikeli sonuçlar doğurur ve bu eşyaları kullanılmaz duruma getirir. Artık zıvana yeniden yapıştırılıp yerine takılsa da düzen tutmaz yeni mobilya alınarak eskileri hurdaya çıkarılır.

        Zıvanadan çıkma terimi bazen insanlar ve onların kurduğu teşkilatlar içinde kullanılır. Ama herhalde toplumsal kesimler için kullanıldığını da ülkemizde duyup şahit olmuşuzdur.

        İşte bizim toplumda da özellikle son bir kaç senedir zıvanadan çıkan kesimler var. Bunlar bazen karşımıza toplumsal isyan olarak çıkar, milli irade ile işbaşına gelen iktidarı linç etmek ister, milletin inancına, ibadet hanesine saldırıp, tesettürlü Müslüman kadınlara vahşet uygularlar. Gezide olduğu gibi...

      Kimi zaman kendilerine değil de siyasi rakiplerine oy verdi diye millete alenen söver, aşağılar, hakaret eder, onların oylarını makarna ve kömüre sattığını söyler, “bidon kafalı” “geri zekalı” karnını kaşıyan” diye nitelerler.

      Son zamanlarda da, daha düne kadar kendilerinin “teröristlere yol veriliyor mücadele edilmiyor” diye yırtındıkları halde şimdi terörle etkin birşekilde mücadele edilmediğini söylerlerken, bu iddialarını unutup mücadele edilmesini kınamaya başladılar.

    Ne demek istediğimizin daha iyi anlaşılması için bu zıvanadan çıkanların kimler olduğunu kısaca saymakta yarar var.

    Genel olarak eski Türkiye’nin resmi ideolojisini savunan düzen partileri, Kürtlerin haklarını savunduğunu iddia eden siyasal örgütler. Eski düzenden beslenen ve çarpık ateist ideolojilerini topluma hakim kılmaya çalışan sözde aydın ve ilim insanları ile bu kadar mücadeleye rağmen halen yok edilemeyen bürokrasiyi kastediyoruz.

     Ak parti iktidara gelince; ona ve liderine şimdiki gibi saldırmıyorlardı. Bunun sebebi belki bu partinin yöneticilerini düzeni ve sömürgeci küresel patronları hedef almamasından kaynaklanıyordu. Ancak bununla birlikte Ak partinin eskiden milletin milli değerlerini ve kalkınmasını savunan bir görüşten gelmelerine rağmen iktidarın onları değiştirip kendi çizgilerine getireceğini umarak sabrettiler.

     Ancak zaman geçip, iktidar hem devlet makamlarına hem de milletin gönlüne iyice yerleşmeye başlayıp, eski düzenle ve dünya egemenleri ile hesaplaşmaya başlayınca işler değişti. Umdukları gibi olmadığını biraz geçte olsa farkına varmanın kızgınlığı ve hırçınlığı onları zıvanadan çıkardı. Artık gözü dönmüşçesine, hiçbir ahlaki kaygı gözetmeden, şuursuzca saldırmaya başladılar.

     Ancak keskin sirkenin küpüne zarar verdiği gerçeğini göremediklerinden keskinleştikçe kaybettiler, kaybettikçe keskinleşerek fasit dairenin içine girdiler. Gözleri döndü. Artık kendilerinin eskiden savunduklarını söyledikleri değerleri bile ayaklar altına almaya, ağızlarına gelen her türlü küfürleri meclis kürsülerinden, televizyon ekranlarından ve bildirilerinden söylemeye başladılar. Ama korkunun ece faydası yok. Zıvanadan çıkan mobilyanın kullanılması zor. Zorunlu olarak hurdalığa atılacaklardır.

      Selamlarımla...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (www.bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Mobil Uygulamalarımız

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız