- 2.02.2015 00:00
Bir binanın yapımını gözünüzün önüne getirir misiniz?
Önce sağlam bir temel… Ama çimentodan, demirden ve işçilikten çalmadan…
Sonra üzerini çıkarsınız.
Eğer binanın temelini sağlam atmadınızsa, üzerine katları çıkamazsınız.
Çıksanız bile olumsuz şartlarda çökme ile karşı karşıya kalırsınız.
‘Hoca her şeyi biliyorsun şimdi de inşaatçılığa mı soyundun? demeyin,
Bizim ki sadece bir örnek.
Futbol takımının sezon başı yapılanması da, bina yapmaya benzer.
Futbolun sağlam temeli sezon başı genel hazırlık dönemidir.
Bu dönem, oyuncuların sezon içinde karşılaşacaklarına hazır hale getirilmeleri için plan ve program dâhilinde yapılan en önemli çalışmalardır.
Bireysel olarak verilecek olan dayanıklılığı vardır, kuvveti vardır, sürati vardır, bunların ardından gelen devamlılıkları vardır.
Bunlar ile beraber takım olarak uygulatacağınız taktik çalışmaları vardır.
Yani sezon başı temel hazırlık dönemi önemlidir.
Eğer sezona başlayacak olan bir kadroya sahipseniz mesele yok, planlamaları tıkır tıkır işletirsiniz.
Ama kadronuzu sezonun başlamasına az bir süre kala hala daha şekillendirememişseniz o zamanda sorun çok.
Yani;
Bizim gibi hazırlık döneminin en önemli zamanın da hocanız ‘eyvallah’ deyip gidivermiş ise,
Yani tam dere geçerken at değiştirilmiş ise işiniz zor.
İşte Boluspor bu zorluğu yaşıyor.
Diğer kulüpler alacaklarını hemen hemen almışlar, iskeletlerini oluşturmuşlar, ya da var olan iskelet kadrolarının üzerine yeni takviyeler yapmışlar,
Ve bir futbol takımı için en önemli bölüm olan sezon başı hazırlık çalışmalarına plan ve program dâhilinde başlamışlar.
Ve epeyce yol almışlar.
Biz ise sezonun başlamasına az bir zaman kalmasına rağmen daha kadromuzu şekillendirememiş durumdayız.
Kısacası; genel hazırlık dönemini 100 metrelik bir yarışa benzetecek olursak, rakiplerimiz 60-70 metrelere varmışlar, biz ise daha 20 metredeyiz.
İşte böyle bir ortamda çıktık Elazığspor hazırlık maçına, 1-0 yenildik.
Bu maçta hem ofansif hem de defansif anlamda Elazığspor çok üstün bir görüntü çizdi. Biz ise sadece savunma yapmaya çalıştık.
Koşularına koşu, mücadelelerine mücadele, tekniklerine teknik, hırslarına hırs olarak cevap veremedik.
Veremezdik te…
Çünkü sezonun başlamasına az bir süre kala planlamaları dâhilinde iyi bir hazırlık dönemi geçirmiş ve kadrosunu oturtmuş bir Elazığspor vardı karşımızda.
Bizim ise aradaki mesafeyi kapatmak için yapılan yoğun ve ağır çalışmalar ister istemez futbolcuların performanslarını olumsuz olarak etkilemiş.
Ki;
Futbol kalitelerine inanmış olduğumuz yeni transferlerimiz bile, kalitelerine uygun bir futbol sergileyemediler.
Bu maçta ve oynanan kötü oyun ve de alınan sonuç iyi oldu.
Ve akıllarımıza.’Akıllı insanlar kaybederken bile kazanmasını bilenlerdir.’ sözünü getirdi.
Eğer tersi olsaydı, takım yeterli görünebilirdi.
‘Enseyi karatmayalım’ diye kullanılan çok güzel bir deyim var.
Karartmayalım, karamsarlığa kapılmayalım
Ama şu gerçek;
Bu takıma birkaç kaliteli isim ve geri kalmışlığın telafisi için zaman şart!
Yoksa
Şapkadan tavşan çıkartmayı geçtim, Allah korusun tavşandan şapka çıkartma durumu ile karşı karşıya kalabiliriz.
Yorum Yap