Saadet Partisi Bolu İl Başkanı Veysel Çetinkaya yazılı bir açıklama yaparak Musul harekatını değerlendirdi .

Çetinkaya yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi. "Bölgemiz ve İslam Coğrafyası kanlı bir arenaya dönmüş durumda. Bölgemizde Moğol İstilasından bu yana görülmedik bir kargaşa ve kaos hakim. A.B.D. bugünün Moğollarıdır. Kurtarıcı rolü ile girdikleri her yer daha büyük bir felaketin, daha büyük bir karanlığın içine sürüklenmektedir. En son ABD öncülüğünde başlatılan sözde Musul’u kurtarma operasyonu da bölgede barış ve huzurun değil tam tersine büyük kıyımın habercisidir. Çünkü bu operasyon Musul’u IŞİD’ten kurtarmak için değil, bilakis IŞİD bahanesiyle Musul’u işgal etmek için yapılmaktadır.

Saadet Partisi olarak endişeliyiz. Bu müdahalenin Irak’ta istikrarı ve bütünlüğü sağlamak bir yana, bölgeyi daha da istikrarsız bir hale getirmesinden endişeliyiz. Nitekim Irak’ı Saddam’dan kurtarmak İki Milyon Iraklı Müslüman kardeşimizin hayatına ve parçalanmış bir Irak’a mal oldu. Libya’yı Kaddafi’den kurtarmak yüzbinlerce Libyalı Müslümanın ölümüne, parçalanmış bir Libya’ya mal oldu. Aynı şeyi Suriye’de yaşıyoruz. Suriye’ye demokrasi getirmenin maliyeti şimdiden 470 bin Müslümanın canına, 16 Milyon Müslümanın mülteci olmasına mal oldu. Endişemiz o ki, Musul’u kurtarma operasyonu yine binlerce belki de Yüzbinlerce Müslümanın canına ve Milyonlarca Müslümanın yurdundan olmasına neden olacak. Musul operasyonu bölgede bir mezhep çatışmasına neden olacaktır. Bölgede yaşanacak bir mezhep çatışması İslam Alemine değil, Büyük İsrail Projesine hizmet eder. Böyle bir savaşın tek kaybedeni Müslümanlar, tek kazananı ise Sömürgeci Emperyalizm olacaktır. Üzülerek ifade ediyorum ki,bu vahim olaylar AKP Hükümetinin 2003 yılında Küresel Güçlerin Irak’a girmesine müsaade etmesiyle başlamıştır.

Hükümet Musul’la ilgili A, B, C planlarının olduğundan bahsediyor. Batının ise İslam Coğrafyası üzerinde tek bir planı vardır; o da Büyük İsrail Planı. Bugün İslam Coğrafyasında ABD’den Rusya’ya, İngiltere’den Fransa’ya kadar tam 64 ülkenin askeri güçleri mevcuttur.

Biz Saadet Partisi olarak bu korkunç tehlikeye karşı bir tek planımız olmalıdır diyoruz. Bu da İslam Birliği Planıdır. Eğer bunu gerçekleştirmediğimiz ve bu hedef doğrultusunda çalışmadığımız sürece Batıdan medet ummaya, Batının oyuncağı olmaya mahkumuz.

Biz diyoruz ki; bölgedeki yabancı güçler derhal çıkarılmalıdır. Şartlar ne olursa olsun barış için diplomatik kanallar sonuna kadar zorlanmalı. İslam Ülkeleri ile ilişkilerin güçlenmesi ve daha evvel kurulmuş olan D-8, yani İslam Birliği faal hale getirilmelidir.

Bolu gündemine dönersek; Bolu Belediyesi’nin İzzet Baysal Caddesi’ndeki çalışmaları tam bir hezeyandır. Yapılış tarihi üzerinden 3 yıl geçmeden caddenin bozulması, sökülüp yeniden yapılması çok büyük bir israftır, Milli Serveti yok etmektir, oradaki esnafı tekrar mağdur etmektir. Bu tür çalışmalar bir kere yapılır, en sağlamından yapılır ve uzun yıllar kullanılır. Oraya harcayacağımız emek ve paralar diğer ihtiyaç alanlarına kaydırılır.

Yeni düzenlemede hiç olmazsa Saadet Partisi olarak daha önce tavsiye ettiğimiz gibi oturakların cadde üzerine konmamasını istiyoruz. Cadde üzerinde yeme içme mekanlarının oluşturulmamasını istiyoruz. Zira milletimizin tarih boyu sahip olduğu Milli Kültürümüzde yol üzerine oturulması, yol üzerinde bir şey yenilip içilmesi bilinen sebeplerden dolayı uygun görülmemiştir.

Bu arada ilimizde yetişen ve İslam Alemince tanınan Merhum Ekrem Doğanay Hoca Efendi’nin ölüm yıl dönümü. Bu mümtaz şahsiyeti Rahmet ve minnetle anıyor, onun İslam Dünyasına kazandırdığı kıymetli fikir ve eserlere sahip çıkacağımızı beyan ediyoruz.